Çal'da pekmez yapım dönemi başladı

EKONOMİ 09.09.2018 - 16:57, Güncelleme: 21.04.2021 - 10:51
 

Çal'da pekmez yapım dönemi başladı

Çal Karası’nda pekmez yapımı başladı Denizli’de yetiştirildiği ilçenin adıyla anılan ‘Çal Karası’ üzümlerinde pekmez yapımı dönemi başladı.   Çal ilçesine bağlı mahallelerde kumsal topraklarda susuz üretilen üzümlerden sıkılan şıranın kaynatılarak pekmeze dönüştürülmesi işlemi gece gündüz devam ediyor. Çal Ziraat Odası Başkanı Ahmet Haşim Çil, ilçeden ismini alan Çal Karası üzümlerinin 40 bin 808 dekar alanda yetiştirildiğini söyledi. Yıllık Çal Karası rekoltesinin yaklaşık 22 bin ton civarında olduğunu bu yıl aşırı yağışlar dolu ve afetler nedeniyle üzüm rekoltesinde düşüş yaşandığını anlatan Ziraat Odası Başkanı Çil, “Ekonomisi tarıma dayalı Çal ilçesindeki dikili alanların yüzde 51’i bağlarla kaplı. Doğal şartların uygun olması sebebiyle bağcılık, yöre halkımızın uzun yıllardır beri geçim kaynağıdır. Bugün yöre bağlarında 36 çeşit üzüm yetiştirilmekte olup en önemlisi yöre adıyla anılan Çal Karasıdır. Bunun yanında kasım ayına kadar hiç bozulmadan kalan Sultaniye cinsi üzüm yöreye has önemli türlerdendir. Yetiştirilen üzümler özelliklerine uygun olarak şaraplık, sofralık, kurutmalık, pekmezlik, sirkelik gibi ürünlerle işlenerek kullanılıyor” dedi. Pekmez yapımı başladı Bölgede yetiştirilen Çal Karası üzümlerinin kaynatılmasıyla yapılan pekmezin insan sağılığı açısından da çok faydalı olduğuna dikkat çeken Başkan Çil, “Bölgemizdeki üzümlerin sıkılmasıyla elde edilen şıradan 7 litre kaynatılarak 1 litre pekmez elde edilir. Geçen yıl Çal Karası üzümü kilogramı 1.20 kuruştan satılmıştı. Bu üzümden yapılan pekmezin litresi de 25 TL’den satılmıştı. Ancak bu yıl hava şartları ve yaşanan olumsuzluklar üzüm üretimimizi etkiledi. Şuan Çal karasının kilogramı 2.5 TL’den satılıyor. Bu üzümlerden yapılan pekmezin fiyatı da 35 TL’den az olmaz. Temiz çuvalların içine konulan üzümler sıkılarak suyu çıkartılır. Çıkartılan şıra büyük kalaylı bakır kazanlarda saatlerde kaynatılarak koyultulur. Koyulan üzüm şırasının içine beyaz toprak ilave edilerek şıranın pekmeze dönüşümü sağlanır. Geleneksel yollarla pekmez üretimi saatler süren meşakkatli ve zor bir iştir.” Dedi 3 bin yıllık gelenek Bölgede 3 bin yıldan bu yana geleneksel yöntemlerle pekmez üretimi yapıldığını anlatan Hançalar Mahallesi’nden pekmez üreticisi Ahmet Aydınlı, “İlçemiz ve bağlı mahalleleri üzüm bağlarıyla meşhurdur. Çok farklı üzüm türleri topraklarımızda yetiştirilse de en ünlüsü tadı aroması ve rengiyle ünlü Çal Karası’dır. 3 bin yıllık gelenekle, soğuk ayak sıkma olarak çiğnenerek sıkılan üzümler şıra haline getirilir. Sonra kazanlarda kaynatılarak içine beyaz toprak koyularak kefletilir. Toprağı dibe çöken kaynamış şıra büyük bakır tavalarda 5 saat kaynatılarak pekmez haline getirilir. Milattan önce bin yıllarında Helen medeniyeti zamanında Lermonos diyarı olarak bilinen ve Dyonosis şarap tanrısının memleketi olarak bilinen Çalda 3 bin yıldan beri devam eden gelenekle üretilen organik ve katkısız çal karası üzüm pekmezi şifa dağıtmaya devam ediyor” dedi Pekmezin faydaları Yüksek olan şeker içeriği nedeni ile iyi bir enerji ve karbonhidrat kaynağıdır. İnsan vücudu için gerekli olan günlük magnezyum, kalsiyum, potasyum ve demir gereksiniminin büyük bir bölümünü karşılar. Üzüm pekmezi vücut tarafından kan yapımında kullanılmaktadır. İçeriğinde yer alan doğal ve sağlıklı früktoz ve glikoz, insan vücudu tarafından hızla emildikten sonra direk olarak kana karışarak metabolizma sayesinde enerjiye dönüşmektedir. Üzüm pekmezinin yaklaşık olarak 200 gramı vücuda sağladığı kalori bakımından 1150 gram süte, 350 gram kırmızı ete ve 300 gram beyaz ekmeğe eşdeğer seviyededir. Üzüm pekmezi iştah açar. Özellikle gebelikten başlayarak bebek gelişimi ve lohusalık dönemindeki henüz anne olmuş bayanlar için oldukça faydalı olan doğal ve sağlıklı bir besin olarak bilinmesidir. Üzüm pekmezinin böbrekler, mide ve bağırsaklar üzerinde faydalı etkiler sağlamaktadır. Kan dolaşımını hızlandırma ve damar sertliği gibi rahatsızlıkların giderilmesinde olumlu etki ve faydalara sahiptir. Üzüm pekmezi, özellikle kalp krizi oluşumunu engeller ve çağımızın hastalığı olan kanser riskini en aza indirir. Yaşlanma etkilerini en aza indirir. Ayrıca sigara, alkol ve güneş ışınlarının vermiş olduğu cilt sorunlarında faydalıdır. Üzüm pekmezi hakkında yapılan pek çok araştırmalara göre insan ömrünü artırdığı belirlenmiştir. Fazla tüketilmesi halinde fazla früktoz nedeni ile yağlanmaya ve kilo almaya neden olabilmektedir. Üzüm pekmezi, gebelik döneminden başlayarak çocukluk, ergenlik, menopoza giren kadınlarda ve yaşlı erkeklerde çok daha fazla kalsiyuma ihtiyaç vardır. Bu nedenle vücut için önemli olan kalsiyum alınmadığı zamanlarda gerekli olan bu ihtiyacı vücut kemiklerden sağlar ve bu durumda osteoporoza neden olur. Ayrıcı kalsiyum ihtiyacının karşılanamama gibi durumlarda diş ve kemik hastalıkları baş gösterir. İçeriğinde yer alan şekerin tamamı monosakkarit olduğundan dolayı üzüm pekmezi bebekler ve çocukların sağlıklı ve doğal beslenmesi açısından oldukça faydalı bir besindir. Özellikle beyin gelişiminin oldukça önemli zamanı bebeklik dönemidir. Bu dönmede beynin enerji ihtiyacı oldukça fazladır. Beyin ise yoğun enerji kaynağı olan glikozdan farklı şeker kullanmaz.    

Çal Karası’nda pekmez yapımı başladı Denizli’de yetiştirildiği ilçenin adıyla anılan ‘Çal Karası’ üzümlerinde pekmez yapımı dönemi başladı.

 

Çal ilçesine bağlı mahallelerde kumsal topraklarda susuz üretilen üzümlerden sıkılan şıranın kaynatılarak pekmeze dönüştürülmesi işlemi gece gündüz devam ediyor. Çal Ziraat Odası Başkanı Ahmet Haşim Çil, ilçeden ismini alan Çal Karası üzümlerinin 40 bin 808 dekar alanda yetiştirildiğini söyledi. Yıllık Çal Karası rekoltesinin yaklaşık 22 bin ton civarında olduğunu bu yıl aşırı yağışlar dolu ve afetler nedeniyle üzüm rekoltesinde düşüş yaşandığını anlatan Ziraat Odası Başkanı Çil, “Ekonomisi tarıma dayalı Çal ilçesindeki dikili alanların yüzde 51’i bağlarla kaplı. Doğal şartların uygun olması sebebiyle bağcılık, yöre halkımızın uzun yıllardır beri geçim kaynağıdır. Bugün yöre bağlarında 36 çeşit üzüm yetiştirilmekte olup en önemlisi yöre adıyla anılan Çal Karasıdır. Bunun yanında kasım ayına kadar hiç bozulmadan kalan Sultaniye cinsi üzüm yöreye has önemli türlerdendir. Yetiştirilen üzümler özelliklerine uygun olarak şaraplık, sofralık, kurutmalık, pekmezlik, sirkelik gibi ürünlerle işlenerek kullanılıyor” dedi. Pekmez yapımı başladı Bölgede yetiştirilen Çal Karası üzümlerinin kaynatılmasıyla yapılan pekmezin insan sağılığı açısından da çok faydalı olduğuna dikkat çeken Başkan Çil, “Bölgemizdeki üzümlerin sıkılmasıyla elde edilen şıradan 7 litre kaynatılarak 1 litre pekmez elde edilir. Geçen yıl Çal Karası üzümü kilogramı 1.20 kuruştan satılmıştı. Bu üzümden yapılan pekmezin litresi de 25 TL’den satılmıştı. Ancak bu yıl hava şartları ve yaşanan olumsuzluklar üzüm üretimimizi etkiledi. Şuan Çal karasının kilogramı 2.5 TL’den satılıyor. Bu üzümlerden yapılan pekmezin fiyatı da 35 TL’den az olmaz. Temiz çuvalların içine konulan üzümler sıkılarak suyu çıkartılır. Çıkartılan şıra büyük kalaylı bakır kazanlarda saatlerde kaynatılarak koyultulur. Koyulan üzüm şırasının içine beyaz toprak ilave edilerek şıranın pekmeze dönüşümü sağlanır. Geleneksel yollarla pekmez üretimi saatler süren meşakkatli ve zor bir iştir.” Dedi 3 bin yıllık gelenek Bölgede 3 bin yıldan bu yana geleneksel yöntemlerle pekmez üretimi yapıldığını anlatan Hançalar Mahallesi’nden pekmez üreticisi Ahmet Aydınlı, “İlçemiz ve bağlı mahalleleri üzüm bağlarıyla meşhurdur. Çok farklı üzüm türleri topraklarımızda yetiştirilse de en ünlüsü tadı aroması ve rengiyle ünlü Çal Karası’dır. 3 bin yıllık gelenekle, soğuk ayak sıkma olarak çiğnenerek sıkılan üzümler şıra haline getirilir. Sonra kazanlarda kaynatılarak içine beyaz toprak koyularak kefletilir. Toprağı dibe çöken kaynamış şıra büyük bakır tavalarda 5 saat kaynatılarak pekmez haline getirilir. Milattan önce bin yıllarında Helen medeniyeti zamanında Lermonos diyarı olarak bilinen ve Dyonosis şarap tanrısının memleketi olarak bilinen Çalda 3 bin yıldan beri devam eden gelenekle üretilen organik ve katkısız çal karası üzüm pekmezi şifa dağıtmaya devam ediyor” dedi Pekmezin faydaları Yüksek olan şeker içeriği nedeni ile iyi bir enerji ve karbonhidrat kaynağıdır. İnsan vücudu için gerekli olan günlük magnezyum, kalsiyum, potasyum ve demir gereksiniminin büyük bir bölümünü karşılar. Üzüm pekmezi vücut tarafından kan yapımında kullanılmaktadır. İçeriğinde yer alan doğal ve sağlıklı früktoz ve glikoz, insan vücudu tarafından hızla emildikten sonra direk olarak kana karışarak metabolizma sayesinde enerjiye dönüşmektedir. Üzüm pekmezinin yaklaşık olarak 200 gramı vücuda sağladığı kalori bakımından 1150 gram süte, 350 gram kırmızı ete ve 300 gram beyaz ekmeğe eşdeğer seviyededir. Üzüm pekmezi iştah açar. Özellikle gebelikten başlayarak bebek gelişimi ve lohusalık dönemindeki henüz anne olmuş bayanlar için oldukça faydalı olan doğal ve sağlıklı bir besin olarak bilinmesidir. Üzüm pekmezinin böbrekler, mide ve bağırsaklar üzerinde faydalı etkiler sağlamaktadır. Kan dolaşımını hızlandırma ve damar sertliği gibi rahatsızlıkların giderilmesinde olumlu etki ve faydalara sahiptir. Üzüm pekmezi, özellikle kalp krizi oluşumunu engeller ve çağımızın hastalığı olan kanser riskini en aza indirir. Yaşlanma etkilerini en aza indirir. Ayrıca sigara, alkol ve güneş ışınlarının vermiş olduğu cilt sorunlarında faydalıdır. Üzüm pekmezi hakkında yapılan pek çok araştırmalara göre insan ömrünü artırdığı belirlenmiştir. Fazla tüketilmesi halinde fazla früktoz nedeni ile yağlanmaya ve kilo almaya neden olabilmektedir. Üzüm pekmezi, gebelik döneminden başlayarak çocukluk, ergenlik, menopoza giren kadınlarda ve yaşlı erkeklerde çok daha fazla kalsiyuma ihtiyaç vardır. Bu nedenle vücut için önemli olan kalsiyum alınmadığı zamanlarda gerekli olan bu ihtiyacı vücut kemiklerden sağlar ve bu durumda osteoporoza neden olur. Ayrıcı kalsiyum ihtiyacının karşılanamama gibi durumlarda diş ve kemik hastalıkları baş gösterir. İçeriğinde yer alan şekerin tamamı monosakkarit olduğundan dolayı üzüm pekmezi bebekler ve çocukların sağlıklı ve doğal beslenmesi açısından oldukça faydalı bir besindir. Özellikle beyin gelişiminin oldukça önemli zamanı bebeklik dönemidir. Bu dönmede beynin enerji ihtiyacı oldukça fazladır. Beyin ise yoğun enerji kaynağı olan glikozdan farklı şeker kullanmaz.

 

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve denizli20haber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.