Rektör Bağ: “BİYOM Uygulama Arazisinde, Yaptığımız Altyapı Çalışması Tamamlandı”

Geçtiğimiz günlerde BİYOM tarafından, yerli tohum ve bitki üretim projelerinin yürütüldüğü üretim tarlalarına dozerle müdahale yaptırdığına yönelik basında yer alan haberlere ilişkin açıklamalarda bulunan Rektör Prof. Dr. Hüseyin Bağ, “Bitki Genetiği ve Tarımsal Biyoteknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi (BİYOM) uygulama arazisinin, ekili olmayan boş kısmında yaptığımız altyapı çalışması tamamlandı. Bu süreçte Tarım Bakanlığı ve TÜBİTAK desteğiyle yürütülmekte olan tohum projesi kapsamındaki soğanlara hiç bir zarar verilmedi. Her iki kurum bu süreci yakinen takip etti, bilgilendirildi.” dedi.   Konuyla ilgili açıklamalarında Rektör Bağ, arazinin üretim yapılmayan bölümünde, atık su tahliye borusu geçirmek için hat şeklinde kazı çalışması yapıldığına değinirken, ileride yapılması planlanan projeler için söz konusu atık su hattının gerekli olduğunu ifade etti. Rektör Prof. Dr. Hüseyin Bağ: “Söz konusu arazinin boş, ekilmemiş yerinden, botanik park projemiz ile planladığımız başka projelerimizin pis su tahliye borusunu geçirmek için 80-100 cm derinliğinde açılan kanal ve boruyu yerleştirip geri kapattık. O alan hali hazırda her türlü bitkinin ekilip dikilmesine müsait bir vaziyettedir. Bu çalışmada kesinlikle bahsedilen tohum projesini aksatacak bir durum olmamıştır.” dedi           Rektör Bağ: “Nisan Ayında Hizmete Açacağız” Pamukkale Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Bağ, farklı türlerden endemik bitkilerin yer alacağı, yürüyüş yolları ve oturma alanları ile de doğayla iç içe bir yaşam alanı sunacak olan PAÜ Botanik Park’ın Nisan ayında hizmete açılacağını müjdeledi.   Pamukkale Üniversitesi; bitki ve tohum türlerinin korunması, tohum ıslahı ve genetik çalışmalarının yanında yerleşkesi içinde çok sayıda farklı bitki ve ağaç türlerine ev sahipliği yapıyor. Bu bağlamda Pamukkale Üniversitesi Kınıklı Merkez Yerleşkesi bünyesinde, PAÜ Bitki Genetiği ve Tarımsal Biyoteknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi yanında açılacak olan Botanik Park’da farklı türlerden endemik bitki çeşitlerine de ev sahipliği yapacak.        Konu ile ilgili gerçekleştirdiği açıklamalarda Rektör Prof. Dr. Hüseyin Bağ, şunları ifade etti: “Yapımına geçtiğimiz Kasım ayında başladığımız botanik park projemizde, toplam 10 bin 600 metrekarelik alanda yaklaşık 500 bitki türü sergilenecek, bununla birlikte palmiye adası, kaktüs sukulent bahçesi kaya ve meyve bahçeleri olacak. Soğuk, sıcak ve tropik gibi farklı iklim koşullarında yetişen çeşitli endemik bitki türlerini barındıracak olan 140 metrekarelik bir seranın da bulunduğu botanik bahçemizde ayrıca; oturma alanları, çocuk oyun alanı, yürüyüş yolları ve 40 kişilik bir amfi bulunmaktadır. Dışarıdan gelecek ziyaretçilere de açık olacak parkımıza gelenlere farklı türden ağaçlar, çalılar ve bitkiler ile doğayla iç içe olacakları bir yaşam alanı sunacağız. Nisan ayında ziyarete açılacak olan botanik parkımızın şimdiden hayırlı olmasını temenni ediyor, Üniversite Yönetimi olarak planladığımız bu botanik parkın şimdiden Üniversitemize, ilimize ve ülkemize hayırlı olmasını temenni ediyorum.   Rektör Bağ: “PAÜ olarak BİYOM’da yürütülen tohum projesi yanında Denizli Ticaret Borsası ile birlikte yürüttüğümüz yerli tohum geliştirme çalışmalarımız da vardır”   Konuyla ilgili yaptığı açıklamalarda Pamukkale Üniversitesi Bitki Genetiği ve Tarımsal Biyoteknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde (BİYOM) yürütülen tohum projesi yanında Denizli Ticaret Borsası (DTB) ile PAÜ’nün işbirliğinde yürütülen yerli tohum yetiştirme projelerini anlattı.”   Rektör Prof. Dr. Hüseyin Bağ: “Yöresel ürünler, yetiştiği coğrafya ile güçlü bağları bulunan ürünlerdir. Bu anlamda Denizli’miz verimli topraklarında yetiştirdiği yöresel ürünleri ile Gerek Türkiye’de gerekse Dünya’da iyi bir noktadadır. Teknolojik gelişmelere bağlı olarak üretim teknikleri de gelişmekte, bilimde elde edilen sonuçların sanayiye olduğu gibi tarıma da uyarlanması önem arz etmektedir. Pamukkale Üniversitesi olarak bizler bu anlamda bilim, teknoloji, sağlık, sanayi alanında yaptığımız çalışmalar ile bilimin ürüne dönüşmesi sürecinde tarımı da göz ardı etmeyerek, bilimden elde ettiğimiz olumlu sonuçları, tarımda yaşanan teknolojik gelişmeler ışığında yöresel ürünlerimizin ıslahını ve verimliliğini arttırmada değerlendiriyoruz. Pamukkale Üniversitesi Türkiye’de Çerezlik Ayçiçeği Beyaz Ve Kırkağaç Köy Popülasyonlarının İyileştirilmesi ve Geliştirilmesi Projesine öncülük eden bir üniversitedir. Geçtiğimiz yıl, Denizli Ticaret Borsası, Denizli Tarım ve Orman İl Müdürlüğü ve Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü birlikte imzaladığı protokol ile “Denizli Yöresinde Yetiştirilen Çerezlik Ayçiçeği Beyaz ve Kırkağaç Köy Popülasyonlarının İyileştirilmesi ve Yöreye Uygun Çerezlik Hibrit Çeşitlerin Geliştirilmesi” projesini hayata geçirmiş yaklaşık iki ay sonrasında da ilk mahsulünü toplamıştır. Bu projemiz ile yerli tohumların kalitesinin ve verimliliğinin arttırılmasının amaçlanmıştır. Proje kapsamında hem piyasanın ihtiyacı olan, hem de kalitesi ve verimi yüksek çerezlik ayçiçeği yetiştirilmesi hedeflendi. Bu doğrultuda Pamukkale Üniversitesi Çal Meslek Yüksekokuluna ait 400 dönümlük arazi proje ortaklarına kapılarını açmaktadır.   Bunun yanında yine geçtiğimiz yıl modernize çalışmalarını tamamladığımız Çal ilçemizde bulunan, tohum ıslahı noktasında ileri teknolojiyi kullanarak verimliliği ve ürün çeşitliliğini arttıracağımız yerli tohumun ıslahı ve bu tohumlardan yetiştirilen ürünlerle birlikte milli ekonomimize katkı sağlamayı hedeflediğimiz Pamukkale Üniversitesi Tohum Islahı ve Genetik Uygulama ve Araştırma Merkezi ile Çal Meslek Yüksekokulumuzun Koordinatörlüğünde yürütülen projeyle; içerdiği yüksek oranda protein ve yağ ile ‘sarı altın’ olarak nitelendirilen soyanın ülkemizdeki üretim miktarı tüketimi karşılaması amacıyla soya fasulyesi üretimi için ön verim ve adaptasyon çalışmalarına başlanmıştır.     Tüm bunlara ek olarak yine geçtiğimiz yıl Peyzaj Mimarlığı Mesleğinin 45. yılı ve Ulusal Peyzaj Mimarlığı Günü kutlamaları kapsamında düzenlediğimiz Türkiye’de ilk kez gerçekleştirilen bir uygulama olarak “Bilge Ağaçlar” Projemiz ile yaklaşık 400 ile 600 yaş aralığındaki on üç adet anıt zeytin ağacını, doğal yaşam alanlarının dışında koruma altına alarak Pamukkale Üniversitesi Kınıklı Merkez Yerleşkemize dikimini gerçekleştirdik.