Trafikte Önce Siz Örnek Olun

Trafik Haftası nedeniyle toplumda trafik bilincini artırmak kazaların önüne geçmek için 15 Temmuz Delikliçınar Şehitler Meydanında kutlama etkinliği düzenlendi.   Trafik Haftası Denizli'de düzenlenen çeşitli etkinlikler ile kutlandı. İl Jandarma Polis, İtfaiye, 112 ekiplerinin hazır bulunduğu etkinlikte, broşürler dağıtıldı, yaya ve araç trafiğinde nelere dikkat edilmesi gerektiği anlatıldı. Karayolları Trafik Güvenliği Haftası'na vatandaşlarda büyük ilgi gösterdi. 15 Temmuz Delikliçınar Şehitler Meydanında gerçekleşen Trafik Haftası etkinliğine Denizli Valisi Hasan Karahan, Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan, İl Emniyet Müdürü Mevlüt Demir İl Jandarma Komutanı ise Kıdemli Albay Metin Düz, kaymakamlar,daire müdürleri, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.     Teknolojinin ilerlemesi insan ihtiyaç ve isteklerine paralel olarak üretimi artırmış ve çeşitlendirmiştir. Bu ihtiyaç ve isteklerin başında hızlı ve güvenli ulaşım gelmektedir. Motorlu taşıtların insan hizmetine sunulması, sürücü ve araç sayısının artması, trafik güvenliğine olan ihtiyacı da ortaya çıkarmıştır. Bugün geldiğimiz nokta itibariyle tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de üzerinde önemle durulması gereken konuların başında trafik kazaları ve bu kazalara bağlı olarak gerçekleşen maddi ve manevi kayıplar yer almaktadır.   Meydana gelen trafik kazalarında; sürücü faktörleri, yaya faktörleri, yol faktörü ile araç faktörleri trafik kazalarını etkileyen başlıca faktörlerdir. Ancak, her yıl binlerce can alan, on binlerce insanımızda kalıcı fiziki ve ruhsal etkiler bırakan, milyonlarla ifade edilen maddi kayıplarla ülke sorunlarımızın daima birinci sırasında bulunan trafik kazaları araştırıldığında; insan unsurunun ön plana çıktığı görülmektedir. Aşırı hız, güvenli sürüş mesafesini ihlal etmek, ilk geçiş hakkını vermemek, hatalı sollama yapmak, hatalı şerit değiştirmek ve alkollü araç kullanmak insan unsurundan kaynaklanan başlıca kural ihlalleridir. Bunlara ek olarak uykusuzluk, yorgunluk, gürültü, karanlıktan ve ışıktan etkilenme gibi kişinin kontrol ve denetimini yok eden faktörler de, kuralların ihlal edilmesine neden olmaktadır.     Denetim, ilkyardım, acil müdahale, kurtarma faaliyetleri ve mühendislik hizmetleri gibi fiziki tedbirlerin en üst seviyede alınmasının yanı sıra, sürdürülebilir ve yaygın bir eğitim anlayışıyla trafikte toplumsal duyarlılığın oluşturulmasının sağlanabileceği değerlendirilmektedir.   Trafik kuralları uzun yıllar süren bilimsel çalışmalar, deneyler ve tecrübeler sayesinde elde edilmiştir. Bu kuralların temel amacı kazaların meydana gelişini önlemek ve sürücülere güvenli sürüş ortamı sağlamakla birlikte,  yol kullanıcıları bu kurallara ne kadar çok riayet eder, denetim ve altyapı hizmetleri çağın gereklerine uygun yapılırsa trafik kazaları da o denli azalacaktır.     Karayolu Trafik Haftası vesilesiyle trafik konusunda emek harcayan herkese teşekkürlerimizi sunar, trafik bilincinin tam anlamıyla oluştuğu bir gelecek ve kazalar sonucu yaşanan acıların son bulmasını dileriz.     Her Zaman Her Yerde Emniyet Kemeri            Karayolu trafiğindeki ölüm ve yaralanmalar büyük bir halk sağlığı sorunudur ve dünya çapındaki yaralanma ve ölümlerin önde gelen nedenlerinden biridir. Dünyada her yıl yaklaşık 1.2 milyon insan yaşamını yitirirken, 50 milyon insanda yaralanmaktadır.               Ülkemizde ve İlimizde her yıl artarak devam eden taşıt sayısı, trafik kazalarında taşıt içerisinde bulunanların uğradığı zararda artışa neden olmaktadır. Taşıt içinde bulunanların çarpışma zamanında zarar görmekten korumanın en etkili yöntemlerinden birisi emniyet kemeri ve çocuk koruma sisteminin kullanılmasıdır.               Bir çarpışma olduğunda emniyet kemeri takmayan bir kişi taşıtın çarpma öncesindeki seyir hızı ne ise o hızda hareketine devam edecek, bu kişi sürücü ise muhtemelen direksiyona, arka koltukta seyahat eden bir yolcu ise ön koltukların arkasına olmak üzere, taşıtın iç kısımlarına savrulacaktır. Bir başka ihtimal ise taşıttan dışarı savrulmak, çok ağır şekilde yaralanma ya da ölme olasılığını büyük oranda artırmaktadır.                 Emniyet kemeri takmayanların maruz kaldığı ön darbeler arasında en sık ve ciddi olanı başa alınan darbeler olup bunu önem düzeyine göre göğüs ve karın bölgeleri izlemektedir. Sakat bırakan yaralanmalar arasında en sık görülenler bacaklar ve boyuna gelen darbelerdir.   Emniyet kemerinin kullanılmaması, karayollarındaki ölüm ve yaralanmalarda büyük bir risk etmenidir. Araştırmalar şehir içi yollardaki kaza riskinin, şehirlerarası yollar veya otoyollara oranla çok daha yüksek olduğunu göstermiştir. Otoyollarda 1 olan kaza riski şehirlerarası yollarda 3 iken şehir içi yollarda 5 olmaktadır. Bu sonuç şehir içi trafiği içinde emniyet kemeri kullanılmasının ne derecede önemli olduğunu göstermektedir.   Sürücüler emniyet kemerini süratin yüksek olduğu yollarda ve daha çok uzun süreli yolculuklarda kullanmaktadır. Bu tür alışkanlıklara sahip sürücüler emniyet kemerini aşırı hız yaparken kendilerini güvence altına alan bir araç olarak görürler. Bir yere kadar bu doğru olarak kabul edilebilir. Ancak yüksek hızlarda meydana gelen çarpışmalarda, emniyet kemeri her ne kadar sürücü ve yolcuların bedenlerini koltuğa sabitleyerek korumaya çalışsa da araçlarda oluşacak hasarlar çok ağır olacağı için insanların yaralanmamaları imkânsız olacaktır.   Emniyet kemeri kullanımı, kaza sonrası özel araçlar içinde meydana gelen ölümleri 45, ağır yaralanmaları ise 50 azaltmaktadır.   Böylesi gerçekler karşısında sorulabilecek “nerede ve ne zaman emniyet kemeri.?” sorusuna verilebilecek en doğru cevap “her yerde ve her zaman” olmalıdır.   Trafik ekiplerinin yapmış oldukları uygulamalarda hedefleri; emniyet kemeri kullanmayan sürücüleri cezalandırmak değil, ilimizde emniyet kemeri kullanımını yaygınlaştırmaktır.