Adaletin bu mu dünya?
Mısır’da darbeci General Sisi’nin zulmü devam ediyor. Mısır’da idam edilen 9 gencin idam edilmesine, Genç Memur-Sen Denizli İl Başkanı Yasin Karaman yaptığı yazılı açıklamada, tepki gösterdi ve dünyaya seslenerek “Adaletin bu mu dünya?” dedi.
Yasin Karaman; "Mısır’da idam edilen 9 genç hangi “Suçları”ndan dolayı öldürüldüler? Darbeci General Sisi’nin Mısır’ın ilk seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’ye yaptığı darbenin ardından başlayan zulüm dolu süreç devam ediyor. Darbe yönetiminin askeri yargısı tarafından 9 genç geçtiğimiz Çarşamba günü askeri yönetimin zindanlarında infaz edildi. Yoğun işkenceye maruz bırakılarak, tehdit altında ifadeleri alınan ve her türlü hukuk ilkesi yok sayılarak yargılanan İhvan üyesi gençlerin idam edilmesi Mısır’ın makûs tarihine bir kara leke olarak eklenmiştir. Uluslararası Af Örgütünün sanıkların hukuksuz yargılandıkları gerekçeyle “idam kararları durdurulsun” çağrısına kulaklarını ve vicdanlarını kapatan darbeciler yeni bir insanlık suçu işlemiştir. Darbeci Sisi yönetiminin 75 kişi hakkında vermiş olduğu idam kararının ardından ABD’nin 1,2 milyar dolarlık yardımı serbest bırakmasından anlaşılıyor ki; darbeciler ülkelerinin şerefini ve bağımsızlığını para karşılığında satmışlardır. Mısırlı Müslüman kardeşlerimizin canlarını ve ümmetin onurunu para karşılığı satılığa çıkaran sefil darbecileri şiddetle kınıyoruz. Ümmetin birliği, dirliği ve şerefi için öncelikle bu müstemleke özentili, dünya menfaati için halkını ve ahiretini satan zihniyetten bir an önce kurtulmanın imkânlarını üretmeliyiz.
“Müslümanlar ancak kardeştir…” emrini baş tacı edip bizi içten çürütüp zayıflatan her türlü fitneye karşı diri olmalı, gençlerimizin canına kast edenlerin arkasındaki emperyalist zihniyeti çözmeliyiz. Birbirimizin kusurlarını büyütüp çatışma vesilesi yapmaktan bir an önce uzaklaşıp ümmetin bağrına çöreklenmiş coğrafyamızın zenginliklerini sömüren emperyalistlerle hesaplaşmalıyız. Hesaplaşmalıyız ki gençliği işkenceler altında, darağaçlarında kaybetmeyelim. Genç Memur-Sen olarak bizler ümmetin dirilişi için kimseyi dışarıda bırakmadan her birimizin sorumlu olduğunu düşünüyoruz. Sadece Müslümanlar için değil dünyanın tüm mazlum ve mahzun halkları için önce kendi hanemizden başlayarak en geniş etki halesi içindeki tüm insanlara karşı sorumluluğumuzu yerine getirmeliyiz. Bu sorumluluğu sadece üzülerek ve ağıt yakarak yerine getiremeyiz. Zalimin zulmünü engellemenin ilk şartı zalime kin duymaksa ikinci şartı da adaleti sağlamak için kudret sahibi olmaktır. Rahman ve Rahim olan Rabbimizden Mısır zindanlarında infaz edilen dokuz gencimizin şahadetlerini kabul etmesini niyaz ediyor, bu işin faillerine de lanet ediyoruz. Allah Müslümanların yaşadığı toprakları zalimlere karşı muhafaza etsin. Dost olarak Allah yeter. O ne güzel vekildir" dedi.