Eski Türkiye’nin Genlerini Taşıyan Bu Bürokratlar İle Bu İş Olmaz

GÜNDEM 02.03.2019 - 09:41, Güncelleme: 21.04.2021 - 10:51
 

Eski Türkiye’nin Genlerini Taşıyan Bu Bürokratlar İle Bu İş Olmaz

Eğitim-Bir-Sen Denizli Şubesi, Merkezefendi ve Pamukkale İlçesinde görev yapan okul müdürü ve müdür yardımcıları ile bilgilendirme toplantısında buluştu. Gültepe İmam Hatip Ortaokulunda düzenlenen toplantıya Merkezefendi ve Pamukkale İlçe Yönetimleri ile Kadınlar Komisyonu da katıldı.   Programda konuşan Şube Başkanı Feyzullah Öselmiş; “tarihimizde kara bir leke olarak kalan 28 Şubat, bin yıl sürmese de izleri hala devam ediyor. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile Yeni Türkiye’nin inşasında önemli adımlar atılmakta, büyük dönüşüm ve değişimlerin sinyalleri verilmekte, vizyon proje ve belgeler ile geleceğe yönelik olumlu gelişmelerin olacağı görülmekte. Özellikle Milli Eğitim Bakanlığı’nda 2023 Vizyon Belgesi ile insan odaklı yaklaşımlar herkes gibi bizleri de heyecanlandırmış, her zaman arzu ettiğimiz milli bir sistemin sinyalleri umutlarımızı iyice arttırmıştı. Ancak, daha öncede defalarca dile getirdiğimiz gibi hala eski Türkiye’nin genlerini taşıyan, korkuyu ve baskıyı idarecilik zanneden bu bürokratlar ile bu iş olmaz. Daha bugün ilimizde üst düzey bir Milli Eğitim bürokratı; dernek, sendika ve sivil toplum örgütlerini sindirmeye yönelik sözleri ile okul idarecileri üzerinde baskı kurmaya, korku salmaya ve kendi despot otoritesini sağlamaya yönelik söylemlere girmiştir. Sendika ve sivil toplum örgütü yöneticilerine yönelik aba altından sopa göstermeye çalışmıştır. Şunu unutmayın ki; bizler, sizin ne 28 Şubatta ki beşli çeteniz, nede kartel medyanız değiliz. O zaman kukla ettiğiniz maşalar 28 Şubatın çöplüğünde kaldı.  Demokrasilerin olmazsa olmazı olan sendika ve sivil toplum örgütleri, her zaman kamu otoritesi üzerinde sivil bir denetim mekanizması olmuş, demokrasilerin gereği olarak doğru adımların atılması konusunda ön açan yol gösteren sivil bir unsur olmuştur. Ancak, baskıyı ve emrediyorum hizaya geç mantığını yaşam felsefesi haline getirmiş bu bürokratlar, etrafında sivil bir otoritenin olmasını hazmedememekte ve her fırsatta 28 şubat bakiyesi uygulamalarını hayata geçirme gayretini taşımaktadırlar. Görülüyor ki 28 Şubat bin yıl olmasa da onlarca yıl daha hayatımızda izlerini barındıracak. 2023 yolunda Sayın Milli Eğitim Bakanı ne kadar vizyon sahibi bir yaklaşım sergilese de illerdeki vizyonsuz bürokratları maalesef bu süreci baltalamakta, sekteye uğratmaktadır.” şeklinde çok sert açıklamalarda bulundu.     Sendika olarak yaptıkları çalışmalara da değinen Öselmiş, Yönetici görevlendirme takvimi ve ilk defa idareci olmak isteyen üyelerine yönelik özverili bir emeğin ürünü olan hazırlık kitabını tamamladıklarını, yine sınavın ilk defa ÖSYM tarafından yapılacağı için profesyonel bir ekibin desteği ile ÖSYM standartlarında bir takviye kursu planladıklarından bahsetti.   3600 ek göstergenin alınması için 2012’den bu tarafa yoğun bir gayret ile çalıştıklarını kaydeden Öselmiş, artık sona gelindiğini, bundan sonra bu yasanın herhangi bir şarta bağlanmadan tüm eğitim çalışanlarını kapsayacak şekilde çıkartılması için mücadele ettiklerini ve gelir vergisinin de adaletli bir sistem haline getirilebilmesi için kamu çalışanlarını rahatlatacak bir düzenleme ile gelir vergisinin 15’te sabitlenmesi yada matrah arttırılarak iyileştirme yoluna gidilmesi gerektiğinden bahsetti.

Eğitim-Bir-Sen Denizli Şubesi, Merkezefendi ve Pamukkale İlçesinde görev yapan okul müdürü ve müdür yardımcıları ile bilgilendirme toplantısında buluştu. Gültepe İmam Hatip Ortaokulunda düzenlenen toplantıya Merkezefendi ve Pamukkale İlçe Yönetimleri ile Kadınlar Komisyonu da katıldı.

 

Programda konuşan Şube Başkanı Feyzullah Öselmiş; “tarihimizde kara bir leke olarak kalan 28 Şubat, bin yıl sürmese de izleri hala devam ediyor. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile Yeni Türkiye’nin inşasında önemli adımlar atılmakta, büyük dönüşüm ve değişimlerin sinyalleri verilmekte, vizyon proje ve belgeler ile geleceğe yönelik olumlu gelişmelerin olacağı görülmekte. Özellikle Milli Eğitim Bakanlığı’nda 2023 Vizyon Belgesi ile insan odaklı yaklaşımlar herkes gibi bizleri de heyecanlandırmış, her zaman arzu ettiğimiz milli bir sistemin sinyalleri umutlarımızı iyice arttırmıştı. Ancak, daha öncede defalarca dile getirdiğimiz gibi hala eski Türkiye’nin genlerini taşıyan, korkuyu ve baskıyı idarecilik zanneden bu bürokratlar ile bu iş olmaz. Daha bugün ilimizde üst düzey bir Milli Eğitim bürokratı; dernek, sendika ve sivil toplum örgütlerini sindirmeye yönelik sözleri ile okul idarecileri üzerinde baskı kurmaya, korku salmaya ve kendi despot otoritesini sağlamaya yönelik söylemlere girmiştir. Sendika ve sivil toplum örgütü yöneticilerine yönelik aba altından sopa göstermeye çalışmıştır. Şunu unutmayın ki; bizler, sizin ne 28 Şubatta ki beşli çeteniz, nede kartel medyanız değiliz. O zaman kukla ettiğiniz maşalar 28 Şubatın çöplüğünde kaldı.  Demokrasilerin olmazsa olmazı olan sendika ve sivil toplum örgütleri, her zaman kamu otoritesi üzerinde sivil bir denetim mekanizması olmuş, demokrasilerin gereği olarak doğru adımların atılması konusunda ön açan yol gösteren sivil bir unsur olmuştur. Ancak, baskıyı ve emrediyorum hizaya geç mantığını yaşam felsefesi haline getirmiş bu bürokratlar, etrafında sivil bir otoritenin olmasını hazmedememekte ve her fırsatta 28 şubat bakiyesi uygulamalarını hayata geçirme gayretini taşımaktadırlar. Görülüyor ki 28 Şubat bin yıl olmasa da onlarca yıl daha hayatımızda izlerini barındıracak. 2023 yolunda Sayın Milli Eğitim Bakanı ne kadar vizyon sahibi bir yaklaşım sergilese de illerdeki vizyonsuz bürokratları maalesef bu süreci baltalamakta, sekteye uğratmaktadır.” şeklinde çok sert açıklamalarda bulundu.

 

 

Sendika olarak yaptıkları çalışmalara da değinen Öselmiş, Yönetici görevlendirme takvimi ve ilk defa idareci olmak isteyen üyelerine yönelik özverili bir emeğin ürünü olan hazırlık kitabını tamamladıklarını, yine sınavın ilk defa ÖSYM tarafından yapılacağı için profesyonel bir ekibin desteği ile ÖSYM standartlarında bir takviye kursu planladıklarından bahsetti.

 

3600 ek göstergenin alınması için 2012’den bu tarafa yoğun bir gayret ile çalıştıklarını kaydeden Öselmiş, artık sona gelindiğini, bundan sonra bu yasanın herhangi bir şarta bağlanmadan tüm eğitim çalışanlarını kapsayacak şekilde çıkartılması için mücadele ettiklerini ve gelir vergisinin de adaletli bir sistem haline getirilebilmesi için kamu çalışanlarını rahatlatacak bir düzenleme ile gelir vergisinin 15’te sabitlenmesi yada matrah arttırılarak iyileştirme yoluna gidilmesi gerektiğinden bahsetti.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve denizli20haber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
islami sohbetler sohbet omegle tv türk sohbet islami sohbet cinsel sohbet emlak seviye 5 mutfak lavabo tıkanıklığı açma su böreği sipariş galeri yetki belgesi nasıl alınır yalama taşı İstanbul evden eve nakliyat kurumsal web hizmetleri bets10 yeni adresi deneme bonusu veren siteler deneme bonusu