Çeşme Belediye Başkanı Lâl Denizli'nin köpeğini makam koltuğuna oturtup poz vermesi sosyal medyada geniş yankı uyandırdı. Bu tür hareketlerin genellikle bir amaca hizmet etmesi beklenir, ancak Denizli'nin bu eylemi, birçok kişi tarafından amacından uzak bir gösteri olarak değerlendirildi. Özellikle, bu tür şovların gerçek sorunları gölgede bıraktığı ve toplumsal sorunlara çözüm üretmekten uzak olduğu öne sürüldü.
Başkan Denizli'nin köpeği makam koltuğuna oturtması, özellikle halk arasında köpeklerin sorunlu davranışlarına dair artan endişeleri göz ardı eden bir davranış olarak yorumlanabilir. Köpeğin, toplumun bazı kesimlerinin şikayet ettiği, çeteleşmiş ve saldırganlaşmış sokak köpeklerinden biri olmaması, eleştirileri daha da güçlendiriyor. Aksine, köpek "sevimli" ve "sosyetik" bir imaj sergiliyor. Bu da, yapılan şovun, gerçek sorunları ve halkın endişelerini görmezden geldiğini ortaya koyuyor.
Asıl mesele, bu tür gösterilerden çok, Çeşme'deki sokak köpekleri sorununa yönelik somut adımların atılması gerekliliğidir. Başkan Denizli'nin şu aşamada yapması gerekenler, köpeklerin toplumda yaratabileceği rahatsızlıkları ve sorunları ele alacak ciddi ve etkili çözümler geliştirmektir. Örneğin:
-
Sokak Köpekleri Sorunu İçin Çözümler Geliştirmek: Sokak köpeklerinin kontrol altına alınması, kısırlaştırma programlarının artırılması ve barınakların etkin yönetilmesi gerekmektedir. Bu tür adımlar, hem köpeklerin hem de toplumun yaşam kalitesini artıracaktır.
-
Barınakların Fotoğraflarını Paylaşmak: Açılan barınakların durumu hakkında kamuoyunu bilgilendirmek, toplumda güven oluşturur ve şeffaflık sağlar. Ayrıca, bu barınakların nasıl çalıştığını göstermek, halkın bu konuda atılan adımlara olan güvenini artırabilir.
-
Kısırlaştırma Seferberliğinden Haber Vermek: Kısırlaştırma programlarının başarısı hakkında düzenli raporlar ve güncellemeler paylaşmak, bu tür programların etkinliğini artırır ve toplumu bilinçlendirir.
Köpekleri seven kişilerin, sadece göstermelik şovlarla değil, somut çözümlerle bu canlıların yaşamlarını iyileştirmeye odaklanması gerekmektedir. Köpeklerin toplumda antipatik hale gelmesini önlemek, onlara karşı olan olumsuz tutumları azaltacaktır. Bu, hem köpeklerin hem de toplumun yararına olacak, uzun vadede daha olumlu sonuçlar doğuracaktır.
Köpeklerle ilgili sosyal medyada yapılan gösteriler, gerçek sorunlara çözüm üretme noktasında eksik kalmaktadır. Köpekleri gerçekten sevenlerin, bu canlıların yaşam kalitesini artırmak için daha etkili ve somut adımlar atması beklenmektedir.