Yahu arkadaş cemaat – cemaat deniliyor nedir ki bu cemaat biri bana söylesin. “Abla-Abi” terimlerin kurulduğu ekonomik çıkarlar için toplanıldığı bir yer mi, hayır tabiki de…
Gelin biz hiçbir yere bağlı olmaksızın bildiğimiz cemaat’i bir anlatalım… Bakmayın öyle hani namazlarda ya da aynı görüşleri oluşturan insanların bir araya gelerek oluşturduğu topluluk var ya(!)
Arkadaşlar cemaat; bir araya gelen insan(!) grubu, topluluğu demektir. Yani bir fikir ve inanç etrafında bir araya toplanan insanlara denilir… Doğrusunu soracak olursanız ben bunun dışında bir şey bilmiyorum bilmemek, anlamamak için ekstradan da çaba gösteriyorum. Neden mi? Benim bildiğim cemaat Müslümanlarda yani İslami bir terimdir. İnsanlar daha doğrusu Müslümanlar’ın ana özelliği, aynı Din’e, yani Tevhid Dinine inanmaları, aynı kıbleye yönelmeleridir, tek bir şeye inandıkları içinde camide cemaat oluşturup Allah rızası için niyet ederler(ne yaparsa yapsınlar) bu bir…
Bir diğer ikincisi de başka dinlerde “cemaat” kavramı kullanıyorlar mı bilmiyorum kullanıyorlarsa ne anlamda nasıl hangi maksat ile bilmiyorum araştırmak lazım…
Hiç unutmuyorum 2000'li yıllardı bir arkadaşın daveti üzerine bir sohbete icabet etmiştim. Bir tane bayan önümüze oturdu sohbet verecekti, elinde kuranı kerim… Başladı “efendim” adı altında dua etmeye tabi bizde ellerimizi açtık ‘âmin’ diyoruz. Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed(s.a.s) dua ediyor düşüncesi ile… Sonra bir de işin boyutu değişip başka bir yola girmedik mi? Yani anladık ki dua ettiği, karanlık dünyaya aydınlatıyor, güneşimiz düşüncesi ile bize anlattığı meğerse tabi olduğu tarikatın başı-mış(!) Neyse ellerimi indirip “âmin” demeyi bırakıp sadece dinlemeye başladım daha ne kadar saçmalayacak diye… Neyse sohbet bittikten sonra bayan’ın yanına gidip “efendim” diye anlattığı insan hakkında anlatılanlara ve bize öğretilenleri anlattım. Olduğum ilçenin önde gelen isimlerinden(miş) beraberinde gittiğim arkadaşlarım ve beni evine davet etti, mübarek zat’ı anlatmak için ( pehhhh )
Neyse anlamış olduk her duaya âmin denilmeyeceğini… O gün orada cemaat miydik, evet cemaat idik. Amaç, niyet, topluluk bizi cemaat kavramın içerisinde bırakıyordu…
Bunun yanı sıra aynı düşünceyi savunan bir hocam var kendisini de aynı yerde tanımış idim ve değerini, yerini mümkün değil kimse alamaz hocalıktan çok arkadaşlık edip kızmadan, kırmadan farklı düşüncelere sahip olmama rağmen kabul etmiş ve dostluk kurmuştu ki hala da konuşurum… Demem o ki cemaat de kendi içinde ikiye ayrılıyor bence, alt - üst tabaka olmak üzere. Hani derler ya oluklar hep çift akar birinden kir birinden uğur aynen öyle işte…
Din üzerinden kurulan tezgâhlar ve kazanılan sahiplenen makamlardan hiçbir zaman alt tabakanın haberi olmuyor… Bunu yaşantılardan tut konuşmalarından bile bariz anlarsın…
Fakat şu da bir gerçek ki diğer oluktan akan kir temiz olanı da kirletti… Cemaat dağıldı. Nasıl mı? Türkiye’de olan bitenlere biraz kulak verin. En basit örneği şuan Sayın Bülent ARINÇ neden böyle biliyor musunuz?
Bize ne dimi nasıl olursa olsun, haklısınız(!)
Bal alan pekmez satsın derdi, annem bana ters gelirdi bu düşünce ama artık kaybediyoruz sanki cemaat’in içindeki asıl iyi niyetli olan kardeşlerimizi…
Nasip olursa bir daha ki sefere cemaat ile ilgili daha detaylı şekilde konuşmak üzere…
Cemaatinize sahip çıkın ve varsa kardeşiniz tek bir çatı altında toplayın(Tevhid Dini…)
Hoş sohbetler gölgesinde kalın… Hoş-ça-kal’ın…