Yazımın asıl konusuna başlamadan önce size kısaca ÇAKAL ile KURT’ un hikayesini paylaşmak istiyorum...
Kurt bir gün dolaşmaya çıkar yolda Çakala rastlar… Çakal halsiz yorgun yatmaktadır... Kurt çakala sorar ne oldu nedir bu hal... Çakal, Kurt kardeş açlıktan ölüyorum bana yardım et… Kurt bunun üzerine Çakala takıl peşime der... Bir süre gittikten sonra çayırda bir at sürüsüne rastlarlar... Kurt, Çakal’a döner… Çakal gözlerime bak gözlerimden ateş çıkıyor mu der... Çakal bilmiyorum abi deyince, Kurt Çakal’a bir tokat atar gözlerinden ateş fışkırıyor diyeceksin der... Çakal tamam abi gözlerinden ateş fışkırıyor diye cevap verir... Kurt tekrar sorar çakal tüylerim diken diken oldu mu der... Çakal bilmiyorum abi deyince tekrar tokat’ı yer ve tüylerin diken diken oldu diyeceksin der Kurt... Çakal tamam abi tüylerin diken diken oldu der... Nihayetinde Kurt At sürüsüne dalar ve oradan bir tay kapar çakala bırakır ardında çeker gider...
Karnı doyan Çakal havalı-havalı dolaşmaya çıkar yolda karşısına tilki çıkar...Kurt ile Çakal arasındaki diyalog Tilki ile Çakal arasında da geçer..
Nihayetinde çakal kurt gibi at sürüsüne dalar ama bir anne at çakala bir çitme atar ki çakal iki seksen uzanır... Tilki hemen çakalın yanına gelir ne oldu çakal der... Çakal cevap verir ya tilki kardeş kurtta aynısını yaptı ve bir tay kaptı geldi... Tilki çakala gülümser ve derki “ulan çakal sen çakalsın o kurt sen çakal doğdun çakal kalacaksın kurt ise kurtluğunu yapacaktır... Nerede görülmüş çakalın kurt olduğu yer”, der...
Hiç düşündünüz mü hayvan neden saldırır ya da neden taarruza geçer…! Bu hikâyeyi bir köşede tutarak asıl değinmek istediğim şu konuya kalemimi dokundurmak istiyorum… PKK’ yı savunan şerefsilerin başı birer-birer kodes yolu tutunca meydanda ki kendini çakal zannedenlerde ne yapacaklarını şaşırıp bizim aslanlarımıza saldırmaya başladılar… Bu sadece Denizli Ülkü Ocaklarına yapılan saldırı için geçerli değil hemen – hemen Türkiye’nin her bir bölgesinde bu böyle…
Şimdi neden böyle yazdığımı da kısaca özetlemek istiyorum : “ Denizli Ülkü Ocakları Alparslan Türkeş’in doğumunun 99. Yılı vesilesiyle resim sergisi düzenledi ve ilk başta bahsettiğim ne yapacaklarını şaşıran kuduz köpekler Denizli Belediye Başkanlığı binasının da bulunduğu Çınar Meydanı'ndaki fotoğraf sergisine saldırı düzenlendi. Saldırıda, ses bombası atılarak karışıklık çıkarıldığı ve sonrasında sergide görevli bir Ülkü Ocaklı gencin bıçaklandığı bildirildi.
Allahtan saldırıda bıçaklanan genç hemen hastaneye kaldırıldı ve müdahalesi yapılan gencin sağlık durumunun da iyi olduğu belirtildi...
Ayrıca şöyle de bir husus var: Olay Sonrası Denizli Türk Ocakları Yönetim Kurulu bir basın bildirisi yayınlandı. Bildiriye göre kınama ve yaralı gencimize geçmiş olsun dilekleri vardı ama bildiride ki asıl dikkat çekici husus ; “ Saldırının Denizlispor taraftar grubu olarak anılan 57 Gençlik adlı taraftar grubundan kişi veya kişilerce gerçekleştirildi söylenmektedir. Adı geçen taraftar gurubunun bu saldırının içinde olması ihtimalinin çok düşündürücü olduğunu belirtmek isteriz. Şayet bu doğruysa bu taraftar grubu bundan böyle Denizlilerin ve Türk Milliyetçilerinin karşısındadır, meşru her zeminde tepki ve eleştirilerimize hedef olacaklardır.”
Bildirinin tamamını ve haber detaylarını okumanız için : (http://denizli20haber.com/haber-alparslan-turkes-resim-sergisine-saldiriya-sert-tepki-7204.html)
Saman altındaki yürütülen suları anlayabilmemiz umudu ve yapılan saldırıya kim neden nasıl yaparsa yapsın bir şeref yoksunluğu olduğunu belirtmek istiyorum…
SAYGI hep içinizde kalsın…