Dünya ülkeleri arasında Türkiye’yi saymak istemiyorum. Çünkü Cumhurbaşkanlığı seçiminin yapıldığı ülke Türkiye... Futbol Takımlarının şampiyonluklarında bile görülmeyen kalabalıklar, sokağa taşan Cumhurbaşkanlığı seçimi ve Başkan Erdoğan’ın galibiyeti coşkusunu yaşayan Türk halkıydı. Sonuçların alınması ve Cumhur İttifakı adayı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçimi kazanmasının belli olmasıyla birlikte Türkiye’nin her yerinde, her şehrinde gün ışıklarına kadar coşkulu kutlamalar, etkinlikler şölene dönüştürüldü…        Başta İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Konya, Gaziantep olmak üzere; Türkiye’nin birçok şehirlerinde kutlamalar sabahın erken saatlerine kadar devam etti…           ABD’den İngiltere’ye, Almanya’ya varan AB ülkelerinde yaşayan ve o ülkelerde yaşayan Türkler ellerinde Türk Bayraklarıyla Caddelere akın etti… Türkî Cumhuriyetlerinde, KKTC’den tutun da Libya’ya, Bosna’ya; Azerbaycan’a, Filistin’e, Pakistan’ın başkenti İslamabad’a, Kosova’ya varıncaya kadar! Başka bir ülkede, seçim sonuçlarının belli olmasıyla, bu şekilde coşkulu kutlamalar yapılır, şölenler düzenlenir, araçlar ve bayraklarla konvoylar düzenlenir mi?          Düzenlenmez. Nasıl ki, Türkiye, Emperyal güçlere karşı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde Kurtuluş Savaşı’nı başlatmıştı, nice mazlum ülkeler de bunu örnek alarak, bağımsızlıkları uğruna mücadeleye girişmişler ve Türkiye’nin kurtuluş savaşından örnek ve cesaret almışlardı…        Dünyanın çeşitli ülkelerinde yer alan kutlamalar bir yana, Biden’dan Putin’e, AB Eş Başkanları, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’dan İngiltere Başbakanına, Yunanistan Cumhurbaşkanı ve Yunanistan Başbakanı Mitçotakis, İsveç ve Suudi Arabistan liderlerine, Mısır Devlet Başkanı Sisi’ye varıncaya kadar, dünyanın önde gelen liderleri tebrik için sıraya girdilerse, bunun bir anlamı vardır. Türkiye, küresel bir güç, Erdoğan da dünya liderlerinden biri olduğunu bu seçimle ispatlamıştır. Yüz Ülkeyi geçen kutlamalar, daha da devam ediyor…             Aslına bakılacak olursa, tebrik mesajı gönderenlerin bir kısmı, Recep Tayyip Erdoğan’ın mağlubiyetini istiyor ve aleyhine seçim çalışmalarını destekleyenler vardı. Başkan Erdoğan’ın kaybetmesini bekliyorlardı…        Kimler, hangi ülkeler olduğunu yazmama gerek var mı? Sizler tahmin edebilirsiniz. Kıyasıya bir yarışın gerçekleştirilmesi, Türk seçmeninin ilk turda oy oranının yüzde 90’lara dayanması, ikinci turda yüzde 86 civarında olması dünya ülkelerince ilgiyle izlendi. Milletin demokrasi mücadelesinde istikrardan yana olduğu iki hafta içinde ikinci kez kanıtlandı. Bu büyük bir olaydır, asla küçümsemeye gelmez!           Kimileri Erdoğan’ın ipi göğüslemesini, yedi düvele karşı gösterilen bir zafer olarak niteledi. Yalan da değil. Kazanmaması için neler yapılmadı ki! Hem içte hem dışta! Manipülatif anketlerden tutun da Batı medyasının uyduruk haber, attığı manşetler ve algı operasyonlarına, kirli oyunlara varıncaya kadar! Tüm bunlara karşın Türk milleti doğruyu gördü. Türkiye’yi ‘terbiye etme’ sevdalılarına, Türk seçmeni sandıklarda Erdoğan diyerek cevaplarını verdiler… Altılı Masa ortaklarından bir partinin seçim afişlerinde “Tarih Yazacağız” sloganı, Muhalefetin o partisi yerine, Başkan Erdoğan, Cumhur İttifakı seçmenleri bu seçimde adeta tarih yazdı… Depremzedeler; “Yaparsa Başkan Erdoğan yapar” diye söz birliği yapmışçasına deprem bölgesi olan On Bir il seçmeni de sandıklarda, “Başkan Erdoğan,” dedi…        Türkiye Yüzyılına Türk milleti başı dik girerken, Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim sonucuyla kimsenin kaybetmediğini, 85 milyonun tamamının kazandığını söyledi. Başkan Erdoğan; “Enflasyonun yol açtığı fiyat artışlarından kaynaklanan sıkıntıları gidermek, Ev sahiplerinin aşırı kira artışlarının önüne geçmek için önümüzdeki günlerin en acil konu başlığıdır. Bunları çözmek bizim için zor bir şey değil” dedi.