Biden’in giderayak verdiği kararla, üçüncü dünya savaşı şimdi daha çok yakınımızda mı? Savaş yangınlarını daha da yaygınlaştıracak olan eller, küresel felaket silahlarının nükleer düğmesine mi uzanacak?
Strateji yorumcularına, üçüncü dünya savaşının kapıda olduğu yorumlar yaptırtan müthiş küresel gelişmeler birbirine ekleniyor.
Ve bakar mısınız: Ukrayna - Rusya savaşı bininci gününü doldurduğu günlerde olup bitenler, dünya medyalarının gündemine oturdu. Dünya korku içerisinde. Bu son müthiş gelişmeler ABD Başkanı Biden’ın aldığı bir kararla tetiklendi…
Trump, ABD bütçesinde de derin açıklara neden olan ABD destekli savaşları durdurma vaatleriyle seçim kazanırken, bir ay sonra görevi Trump’a teslim edecek olan Biden, ne yapıyor? Gider ayak dünyayı sallayan o müthiş kararıyla sansasyon yarattı… Biden’in bu kararı, “benden sonrası tufan olsun” havasında!
Ukrayna’ya, Moskova’yı da vurabilecek uzun menzilli balistik ABD füzelerini ateşleyebilme yetkisini veren Biden, ateşle oynayıp üçüncü dünya savaşını tetiklemiş olmakla suçlanıyor. Nitekim Biden’ın bu onayından sonra zaman kaybetmeyen eski komedi aktörü Zelensky, Moskova’yı bile vurabilecek menzile sahip ABD balistik füzelerini Rusya’ya karşı ateşlemeye başladı…
Bir Moskova bombardımanı halinde Putin’in nükleer başlıklı füzelerini ve hatta ABD’yi vurabilecek silahlarını devreye koyabileceği yorumlarını yapan strateji uzmanlarını haklı çıkaran gelişmeye, nitekim çok geçmeden tanık olundu…
Moskova, hiç de sürpriz sayılmayan şok kararını aldı: Rusya Başkanı Putin, ülkesinin balistik füze saldırılarına uğraması halinde buna nükleer silahla yanıt verilmesine olanak tanıyan stratejik doktrini derhal onayladı… Putin, ülkenin nükleer stratejisini güncelleyen ve “Nükleer Caydırıcılık Alanında Devlet Politikasının Temelleri” isimli doktrini imzalayıp resmen yürürlüğe koydu…
Putin’in imzaladığı kararnameye göre, doktrinin günün koşullarına göre yenilenmesi “yeni askeri tehdit ve risklerin ortaya çıkması” nedeniyle zorunlu hale geldi. Belge, nükleer caydırıcılığın hedef aldığı ülkelerin ve askeri ittifakların kapsamını genişletiyor… O kadar ki, Ukrayna’ya savaşta lojistik ve siyasal destek sağlayan AB ülkeleri de artık hedefte… Bu son tehlikeli gelişmelerin sorumlusu olan Biden, tarihte iyi yorumlarla anılmayacak bir ABD Başkanı oldu…
İsrail’e sınırsız soykırım lojistiğinin sağlanmasının ve Suriye de PKK, YPG’ye verdiği destek gibi tüm bu şer kararlarının altında Biden imzası var…
Köşe Yazarı Arkadaşım Müjdat Çobanoğlu ile sohbet ediyoruz.
Çobanoğlu şöyle diyordu: “Joe Biden ABD balistik füzelerinin Rusya’ya karşı kullanılması kararını Pentagon’dan habersiz almış ve açıklamış olamaz. Donald Trump’a dünya barışı adına ne kadar güvenilebilir ki? Zaten onun yeni kuracağı kabine üyeleri de aynen bir savaş kabinesi gibi. “Al birini vur ötekine” deyimi boşuna söylenmemiş…
Uluslararası stratejik ilişkiler çok tehlikeli bir sürece girerken ve üçüncü dünya savaşı olasılığı ciddi şekilde büyük kaygıyla irdelenirken, İngiltere’nin Afrika kökenli siyahî Dışişleri Bakanı David Lammy de tehditkâr açıklamasıyla devreye girerek İngiltere’nin Rus karşıtı dayanışmasını duyurdu. Lammy, Rusya Devlet Başkanı Putin’in başarılı olması halinde Birleşmiş Milletler ilkelerinin anlamını yitireceğini belirterek, “Putin mağlûp edilmezse, hepimizin sınırları çok daha güvensiz olur” demez mi?
Gerçek olan şu ki, Biden gibi hasta bir ABD Başkan’ın, çok büyük bir yıkımla insanlığın küresel felakete mahkûm olacağı cehennemi talihsizliğin kararını verebilmesidir…