PİRİNCİN TAŞLARI
İsterseniz bugün tarihe yolculuk yapalım. Günümüz kadınlarına baktığımızda, doğurduğu kişi bazen katili, bazen tecavüzcüsü, bazen efendisi oluyor. Kadına baktığımızda ise “Köle” gibi yaşıyor…
“Kölenin efendisini doğurması” hadis de, kıyamet alâmeti olup, günümüzde kadın üzerine baktığımızda çok görülen olaylardandır. Anne ve babalar yaşamlarında resmen çocuklarının kölesi oluyorlar. Otobüs ve metro da yolculuk yaparken pek çok şeye tanık oluyorum.
İnsanlarımızı gözlüyorum ve otobüs şoförlerinin dertlerinden tutun diğer insanların sohbet ve konuşmalarından dertlerini dinliyorum…
Bir hanım teyze, telefonda oğluna dert yanıyor; “-Oğlum doğalgaz faturası geldi. 70 Lira ceza yazmışlar. Geçenlerde 2-3 günlüğüne İstanbul’a gitmiştim ya, doğalgazı kapatmıştım. Oğlum nasıl oluyor da yakmadığım doğalgaza ceza yazıyorlar.” Oğlu; “-Anne, bir ara bakarız…”
Teyzeye merhaba diyerek yaklaştım, biz de eve yeni doğalgaz bağlattık. Eskiden kömür ve odun sobası yakıyorduk. Yılda üç yüz lira harcıyorduk. Şimdi doğal gaz yakıyoruz ve gündüzleri evde bulunmadığımız halde ayda 380 TL’lik doğalgaz ücreti ödüyoruz. Rahatlık ama cebimizden biraz fazla para çıkıyor ama fazladan para yazmıyorlar. Bir yanlışlık var dedim. Herkes kullandığı doğalgazın parasını ödüyor. Yani her şey hak, hukuk içinde oluyor...
21. yüzyılda, Türkiye’nin 3. Büyükşehri İzmir de, dar gelirli ve orta gelirli insanların oturduğu ve ev sahibi olabilmek için aynı aileden en az 2-3 kişinin bir iş bularak çalışmak zorunda olduğu İzmir’de, konut fiyatlarının düşmesi, doğalgaz kullanımının özendirici olması gerekir. Aksi takdirde okullar açıldı. Kış kapıya dayandı. Evlerde yakılan ithal ve kalitesiz kömürler ile bir anda başlayan hava kirliliği kapımıza çalmaya başlayacak. Bazen geceleri insanlar sokağa çıkamıyorlar. Nefes almakta zorluk çeken yaşlı, hasta insanlar, hamile kadınlar o kirli ve sisli havayı soludukça, acil servislerde oksijen kuyruğunda yoğunluk başlıyor…
ÇOCUK “EFENDİ” OLMUŞSA VAY HALİMİZE!
Metro ve otobüste yolculuğumda sıkça şahit olduğum ve dikkatimi çeken ikinci hadise ise, Anne ve Babaların çocuklarının kölesi durumuna düşmesi, koca eşine kızar, çocuk neden kendisiyle ilgilenmedi diye annesine kızar. Kadın köle mi?
Bu durumda aklıma hemen kıyamet alâmeti olarak bir hadis geliyor; “Köle kadın efendisini doğuracak.” Bu ne demek?
Âlimler bu konuyu değişik açıklıyor. Hadisi şerif; “cariyenin efendisini doğurması” cümlesi günümüzde çok görülen olaylara ifadeleri; ahlâkî yapıdaki bu çöküşün görüntüleridir. Anne ve babalar resmen çocuklarının kölesi oluyorlar. Çocuk annesine hizmet hürmet edeceği yerde anne çocuğuna hizmet ve saygı gösteriyor. Anne ‘hizmetkâr’, çocuğu ise ‘efendi’ konumunda olmuş. Ana-babaya itaat azalmış, kadının doğurduğu çocuk, kendisine köle muamelesi yapacak; Evlat, kendi anne, babasına efendilik taslayacak...
Belediye otobüsünde iki kadının konuşmasına kulak kabartıyorum; Evlat devlet memuru olmuş. Hatta Polis Memuru olmuş ama kendisine emek veren babasını dövdüğünü anlatıyorlar. Polis evlat babasına bunu yaparsa, vay halimize demektir. Baba evladına kıymıyor ama evlat babaya ve anneye kıyıp dövüyor. Dışarıya atıyor. Bunları hep duyuyoruz. Ama herkes yaptığını çekecektir. “Gün gelecek, herkes ektiğini biçecek. Hiç kimse yaşattığını yaşamadan ölmeyecektir..!”
Bu kıyamet alâmetleri değil de nedir? Hadis; kıyamete yakın böyle bir tehlikenin ortaya çıkacağını, büyüklere özellikle Anne ve Babalara, ebeveynlere, büyüklere, hürmet ve saygının azalacağını haber veriyor. Ailelere önemli görev düşüyor; Çocuk Avrupa ülkelerini gördüyse, günümüzde sosyal medya azmaya başladığından beri, çocukların dinî ve ahlâkî terbiyesini gerektiği gibi veremiyoruz sanıyorum. Anne ve Babaya, büyüğe de saygının kalmadığını görüyoruz...