Ortadoğu’nun Doğu Akdeniz’e açılan kıyısındaki Gazze şeridinde İsrail- Hamas savaşı tüm vahşeti ile devam etmektedir. ABD bu vahşete dâhildir. Bu savaşa dâhil olan AB ülkeleri de var…
Türkiye’nin savaşa dâhil olacağına dair yorumlar yapıldığı gibi, olmayacağı görüşü daha ağır basıyor. İlk akla gelen Türkiye’nin genel ekonomisini uzmanlar tarafından altı aydan beridir uygulanan ekonomik programın genel ekonomiyi iyileştiremediği gibi gelecek yıl içinde de düzelmekte zorluk çekeceği görüşündeler. Önce pandemi dönemi, sonra Rusya – Ukrayna Savaşı, hala devam ederken, Şimdide İsrail - Gazze’ye hız kesmeyen bombalama ve Kadın, Çocuk demeden öldürmeler…
Ekonomistlerin görüşü: Şu anlarda enflasyonun yine yüksek oranlarda seyredeceği, işsizliğin daha da artacağı, kol ve beyin gücü göçünün hızlanacağı, dış finansman sorununun süreceği yönünde. Ayrıca, Mart sonu yapılacak yerel seçimler nedeniyle de hükümetin seçim ekonomisi, mevcut ekonomik programın en önemli engeli. Uzmanlar yatırım, ihracat gibi konularda da söylenen artışların olamayacağı görüşünde…
Dolayısıyla, ekonomi Türkiye’nin İsrail-Hamas savaşına dâhil olmasına izin verecek gibi değil… Ama protestolar yapılıyor, ama bu arada da Cumhurbaşkanı Erdoğan son günlerde Hamas’ı destekliyor. İsrail’i, “Kadın ve çocuk ölümlerini kınıyor ve saldırıları kabul edilmez buluyor.” AKP’nin önünde, bir yerel seçimler var; AK Partilileri destek halkaları olarak etrafına toplamaya ihtiyacı var…
“Önce vatan”. Özellikle doğu sınırındaki ülkelerden Türkiye içine terörist girişimler var; askerin onlara karşı sınır ötesi harekâtları var. Yeni ve harici bir cephe açmanın sırası değildir. Türkiye savaşa dâhil olmayacaktır…
Dış siyaset bağlamında konuyu irdelemeye gelince öncelikle diğer İslam ülkelerinin durumuna bakmakta fayda var… Türk Devletleri Topluluğu İsrail dostu, Azerbaycan da önde gideni… Arap devletlerinden de pek ses soluk ve etkili yaklaşım yok. İran’ın da savaşa dâhil olmaya pek niyeti yok, imkânsız diyenler bile var.
Hepsi, hepsi de ya Filistin Devleti ve başkanı Abbas?! Ne sahip çıkıyorlar Hamas’a ne de İsrail’e karşı bir mücadeleye girişeceklerine dair bir havaları var… Dünyanın değişik ülkelerinde protestolar var ama etkisiz ve sonuçsuz. Zaten yapılanları duyanda yok. İsrail ve ABD kulaklarını tıkamışlar…
Dış siyaset bağlamında Türkiye’nin özeline de bakmak gerek… Hamas yanında savaşa dâhil olmak demek NATO’dan çıkmak veya çıkarılmak demek… Türkiye’nin ne mevcut ekonomisi ne de askeri altyapısı bunu şu anda kaldıramaz… Sınır ötesi askeri harekâtları da devam ediyor… Şimdiki ekonomik sorunlarının bir müsebbibi de buralardaki askeri harcamalarıdır. Daha büyütmeye değil, askeri harcama giderlerini, ‘Komşularla sıfır sorun’ düsturuna dönerek azaltmaya ihtiyacı var…
Ayrıca, öyle görünüyor ki İsrail-Hamas savaşı İsrail’in istediği, daha doğrusu ABD’nin dikte ettiği gibi sonuçlanacak. Türkiye’nin, son dönemlerde güçlenen Rusya, Çin, Hindistan, Brezilya ve İran ittifakına katılsın diyenler var… Bu ittifak en azından gelecek on yıl içinde bile NATO gibi kurumsallaşabileceğe de benzemiyor…
Erdoğan, Gazze’de çıkan savaşın hemen ardından dünya siyasetinde telefon diplomasisi yaparak Türkiye için önemli bir konum elde ediyor; Büyük Ortadoğu Projesi’nden dışlanmadan, Yeni Dünya Düzeni Projesine dâhil olmak istiyor… Bu vizyonunu gerçekleştirmenin eylem planında Gazze’de Hamas yanında savaşa katılmanın yeri yoktur. Bu girişimlerinden belli ki Rusya-Ukrayna savaşında uyguladığı ve uluslararası takdir topladığı en akılcı politikayı uygulamaktır…