Türkiye'de oynanmadık oyun kaldı mı acaba?
Günlerdir Bebek çetesi ile ilgili haberler, sosyal medyada çığ gibi büyümeye başladı... Savcının tehdit edilmesi ve savcının, mafyavari takıma pabuç bırakmaması ile gün yüzüne çıkan olay artık Türkiye de oynanan oyunların başka bir boyutunu da gözler önüne sermiş oldu... Bebek çetesi olayını kısa bir hatırlatma yaptıktan sonra size 2019 da ki bir doktorun 500 pilotu nasıl görevinden edildiği olayını hatırlayacağım...
Hadi bakalım...
İstanbul'da 112 Acil Çağrı Merkezi'nde çalışan kişilerle ve bazı hastane çalışanlarıyla ortak hareket ederek, yenidoğan bebekler üzerinden para kazanmaya çalışan çeteye yönelik soruşturma git gide derinlik kazandı...
İnsanlık dışı bir hareket ve düşünce tarzı ile sağlıklı bebekleri yoğum bakımda yatırıp onlardan kazanç elde etmeye çalışan ve onları iğne ile hayatlarına son veren insanların (!) çatısını iki doktorun kurduğu anlaşıldı... Onlarca sağlık çalışanı çeteyle ortak hareket edip; savunmasız bebekleri nasıl olurda para karşılığı yaşama haklarını ellerinden alırlar bilemiyorum... Aklım almıyor... 350 yataklı yoğun bakım ünitesinin sürekli dolu olması... Allah'ım aklımı kaybedecek gibiyim!
Asıl sorun ne biliyor musunuz? Eski PKK hükümlüsü ve şu anki İYİ Parti üyesi Reyap Hastanesi yenidoğan yoğun bakım doktoru Fırat Sarı ve İlker Gönen SSK'yı dolandırdığına dair daha önce CİMER üzerinden şikayet edilmiş olması...
Ayrıca bu şerefsizler, Reyap Hastanesi, Beylikdüzü Medilife Hastanesi, Bağcılar Şafak Hastanesi, Doğa Hastanesi, Medicine Bağcılar Hastanesi, eski olarak Ethica Hastanesi, Duygu Hastanesi ve birçok hastanenin yenidoğan yoğun bakımlarını kiralayarak gece nöbetçi doktor bulundurmuşlar...
Hastanelerin ticari bir yer olması...
Bebek ölümlerinin durması için bu kan emici vatan hainlerine dur denmeli. Dediğim hastaneler ani bir şekilde baskınla denetlenmesi gerekir... Sadece bu değil bütün hastanelerin sıkı bir denetim gerekli...
Şimdi gelelim 2019’daki doktorun 500 pilotu görevinden nasıl ettiğine... Haberlerde; "500 pilotun işini bitirdim" başlıklı haberleri muhakkak görmüşsünüzdür...
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) Gülhane Askeri Tıp Akademisi'ndeki (GATA) yapılanmasına ilişkin hazırlanan iddianamede, örgüt mensuplarının elemek istedikleri pilotların kalp damarlarını genişletmesine ilişkin ayrıntılar ortaya çıkmıştı
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca, FETÖ'nün GATA'daki yapılanmasıyla ilgili 104 şüpheli hakkında hazırlanan iddianamelerde, hasta olmamalarına rağmen FETÖ mensubu doktorlar tarafından elenmeleri için tansiyon ilacı yazılan pilotların ifadeleri vardı.
Pilot Uğur K. da mağdur/müşteki sıfatıyla verdiği ifadesinde, "2014 Aralık ayında girdiğim sağlık muayenesinde Sevket Balta isimli doktor tarafından verilen yüksek tansiyon tanısı ile uçuşum kesildi. İki ay istirahat verildikten sonra aynı tanı konularak uçuşum kesildi. Bana yapılan haksızlık sonrası 2016 Şubat ayında TSK'dan ayrılmak zorunda kaldım." şeklinde beyanda bulunmuştu...
İddianamede yer verilen bilgiye göre, kardiyoloji doktoru Şevket Balta ayrıca, 2014 Ocak ayında Konya 3. Ana Jet Üs Komutanlığında F-16 pilotu olarak görev yapan Aylin K'ya da rahatsızlığı bulunmamasına rağmen, "mitral kapak açıklığının fazla olduğu" gerekçesiyle "İki ay uçuştan men raporu" verdi. Şevket Balta, pilot K'nın yıllık rutin muayenesinde, beşer yıllık periyodik muayenelerde gereken "eko" çektirmesini istedi, ardından da bu teşhisi koydu...
Konulan bütün tanılar ya bebekleri öldürmek için ya da görevden almak içindi... Satırlar kan kokulu kan kokulu satırlarda fahişeleşmiş, insanlar... Utanmıyorum yazmaktan yazıp çirkefleşen yüzleri kan kusmaktan... Ve korkmuyorum bir akşam kurşuna dizilecek bedenimin yere yığılıp kalmasından... Özel görevlerim var benim; yazmak bildiğimi söylemek gibi...
İyi şeyler yazmıyorum, yazmakta istemiyorum artık umutlu değilim; ülkemin üzerinde oynanan vahşice oyunları gördükçe...
Öfkeliyim kanıma dokunuyor sinemi yarıp geçen düzensizlik... Ülkemde olup bitenler, üzerimize oynanan oyunlar... Satırlar kan kokulu kan kokulu satırlar da yatıyor sadist, aydınlık bilmeyen düşünceler...
Lanet olsun... Hepsine... Bu oyunları sessiz kalıp, yardım edenlere... Dilsiz şeytanlara...