PİRİNCİN TAŞLARI     ABD Yine Yalan Söyledi. Yazıma böyle başlıyorum. Çünkü her seferinde aynı sözleri dinliyoruz ve oyalama taktikleri devam ediyor.      Her seferinde; “Tavşan’a kaç, Tazıya tut” misali serüvenlerle oyalama taktiği uyguluyor. Türkiye’nin kararlığını görünce hemen ABD askerlerini sahadan çekmeye başladı ama PKK ve YPG’ye destek vermeye devam ediyor. “Yerel Askeri Meclis” adı altında sınırda faaliyet gösteriyor. ABD, tünel kazan terör örgütüne son olarak 140 TIR dolusu daha silah sevk etti…     Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fırat’ın doğusuyla ilgili 24 saatte ABD’ye birbirinden sert mesajlar gönderdi. Erdoğan, “Fırat’ın doğusuna girme kararı ile kendi belirlediğimiz şartlar dâhilinde, kendi askerlerimizle, fiilen bölgeyi oluşturmaya başlamazsak, varsın gerisini karşımızdakiler düşünsün” dedi. Sembolik adımlar dışında somut bir adım atılmadı. Türkiye Harekât emri vermeye zorlandı…      Müşterek Harekât Merkezi kurulması, sınırdaki teröristlerin ağır silahları ile çekilmesi, Türkiye’ye karşı inşa edilen tünel ve mevzilerin kapatılması gibi önlemler konusunda mutabakata varıldığı ifade edilmişti. “Müşterek Harekât” sınır devriyesi atmakla kaldı. Şov yapmaktan öteye gitmedi…     TÜNELLERİ KAZILMAYA DEVAM EDİYORLAR     Bölgede, Türkiye’ye karşı oyun oynanıyor. El-Ayed, “Kamışlı, Amude, Dırbesiye, Malikiye, Resulayn, Ayn el-Arab’da devam eden tünel kazı çalışmaları ABD’li heyetler tarafından izleniyor…     Türk Salahlı Kuvvetlerinin Kandil’e yaptıkları ağır bombardıman ve operasyonlar dolaysıyla, Kandil’de bulunan teröristlerin büyük bölümü kaçarak Suriye’deki YPG’lere katıldı. YPG’ye bağlı 7 bin kadar terörist isim değiştirerek “Yerel Askeri Meclis” adı altında bölgede faaliyet gösteriyor. Bu 7 bin kişiye destek sağlamakla görevli 5 bin teröristle bu sayı 12 bine ulaşıyor. Üniformalarına SDG/YPG peçlerini değiştirip “yerel unsurların” amblemlerini taktılar...     ABD’li Komutanlar, “Türkiye size dokunamaz” sözleriyle YPG’li teröristleri cesaretlendirmeye çalışıyorlar. Trump’un ani kararı ile Asker çekmeye başladı. Trump’ın “Azil” davasıyla başı dertte, Seçimler yaklaşıyor. Suriye’de ABD askeri kaybetmeyi göze alması zor bir dönem. O nedenle Asker çekme kararı aldı. Türkiye’nin kararlılığı karşısında karar değiştirmek zorunda kaldı.     Güvenli bölgeye ilişkin “Türkiye’nin meşru güvenlik kaygılarını gidermekle IŞİD’e yönelik mücadeleyi sürdürmek arasında denge kurmaya çalışıyoruz” Bundan sonra IŞID ile Türkiye mücadele edecek sözleri, Türkiye korkusu mu? Yoksa Trump’un ‘Azil’ korkusuyla havayı mı değiştirmek?       Cumhurbaşkanı Erdoğan, her konuşmasında “Bir gece ansızın gelebiliriz” diyor. ABD’nin oylamalarına ve Teröristlerin daha güçlenmelerine mahal bırakmadan Teröristlerin tepelerine ineceklerinin talimatını verdi. Teröristlerden temizlediği güvenli bölgeyi de kurmalıdır. Türk’ün Türk’ten başka dostunun olmadığı bir defa daha ortaya çıkmıştır…     Bu bir tesadüf mü yoksa planlı bir olay mı? Trump’ın verdiği mesajlar düşüncesiyle tamamen ters. Bir taraftan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ABD’ ye davet ediyor. Zaman kazanmak için diğer taraftan tehdit ediyor. Bu ne çelişki bu nasıl Müttefiklik anlayışı Tramp’ın sözüne dünya inanmıyor artık...     ABD Başkanı Donald Trump: ABD'nin sonu gelmez saçma savaşlardan çekilme zamanı geldi. DEAŞ'la Türkiye, İran, Irak, Avrupa, Rusya, Suriye ve Kürtler ilgilenmeli.     ABD'nin NATO'nun, ticaretin, her şeyin “kerizi” olduğunu sandılar. Kürtler bizimle birlikte savaştı, ama bunu yapmaları için onlara muazzam para ödendi, donanım verildi. Onlar on yıllardır Türkiye ile savaşıyorlar. Bu savaşta neredeyse 3 yıl beklemede kaldım. Bu sonu olmayan saçma savaşlardan çıkmamızın zamanı geldi. Burada Trump’un niyeti Türkiye’ye karşı bir Kürt hükümeti kurmak olduğu açıkça belli. Bekleyip sonucu göreceğiz…