VAHAP DABAKAN
Köşe Yazarı
VAHAP DABAKAN
 

NATO, ABD, Rusya- Ukrayna geriliyor!

Türkiye de yüksek döviz, ekonomiye büyük ölçüde etkiliyordu. Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan, bakanlar kurulu toplantısı sonrası yaptığı açıklamada “Kur korumalı Türk Lirası hesabı” bir gece de kuru rakamlarını aşağıya çekti. Piyasada fiyat artışları yükselmeye devam ediyor. Asgari ücrete, Emekliye, memura yapılan zam işçinin, emeklinin, memurun cebine girmeden eridi. Akaryakıt, Elektrik, Doğalgaza yapılan astronomik zamlarla Vatandaşı doğalgaz ve elektrik çarptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, hayat pahalılığını düzenlemek için %8 olan KDV %1’e çekildi.  Hayat pahalılığına yansıyacak mı? Bakanlar Kurulu, Akaryakıt, elektrik ve doğalgaz zamlarını ya geri çekemesi veya da makul bir seviyeye getirmesi için acil çalışmalar yapması gerekiyor. Vatandaş elektrik paralarından evleri ve cepleri yangın yerine döndü. Evlerinde Ampul yerine mum yakmaya başladı…   CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN, ARABULUCU OLACAK MI?  Uluslararası politikayı görmemezlikten gelemeyiz…  Rusya- Ukrayna’dan bize ne diyemeyiz. Ortaya çıkan askeri, siyasi ve ekonomik olgular coğrafya olarak bizleri etkiliyor...  Rusya-Ukrayna krizi temelinde Rusya-NATO gerilimi gibi görünse de aslında ABD, Rusya gerilimi. NATO’nun genişlemesi, Rusya tarafından yıllardır tehdit olarak algılanıyor. Rusya bunu tehdit görmesinin sebebi de NATO’nun İkinci Dünya Savaşı’nın hemen ardından ABD’nin izlediği çevreleme politikası. Bu politikayı Karadeniz’de ve Baltık bölgesinde izlemesidir…  Rusya yayımladığı güvenlik doktrinlerinde de defalarca NATO’nun genişlemesinin Rusya’nın ulusal çıkarlarına ve güvenliğine tehdit oluşturur. Rusya’nın 2000, 2010 Askeri Doktrini, 2008’de Koruma Sorumluluğu (R2P) çerçevesinde Gürcistan ile girdiği savaş ve 2015’te yayımladığı Deniz Doktrini dönüm noktasıydı. Bunlar askeri ve jeopolitik anlamda dönüm noktaları olurken, 2003 ve 2009’da Rusya yayınladığı enerji stratejileriyle enerji sektörünü millileştirmek suretiyle enerji projelerini bir dış politika aracı olarak da kullanmaya başlamıştır…  Rusya burada NATO’nun Baltık (Estonya, Litvanya, Letonya ve Polonya da buna eklenebilir) ve Balkan ülkeleri (Yunanistan, Bulgaristan ve Romanya) üzerinden bir genişleme ve çevreleme politikasını (silahlanma) durdurmasını talep etmektedir. Buna ek olarak Ukrayna’nın Karadeniz’de NATO’nun bir parçası olması halinde son kalenin düşmesi demektir…  Rusya’nın bu karşı duruşunu Akdeniz’de de görmek mümkün. Öyle ki, Rusya Suriye, Mısır, İsrail ve Sudan üzerinden hem Akdeniz hem de Afrika’da etkinliğini artırmaya çalışırken, ABD ise Güney Kıbrıs ve Yunanistan üzerinden bölgedeki etkinliğini artırmaya çalışıyor... Keza bu noktada Fransa’nın son dönemdeki atağını da unutmamalıyız...  Jeopolitik gerilim artarken, Macaristan da tavrını Rusya’ya yakın olarak alıyor. NATO üyesi Türkiye ise hem Ukrayna hem de Rusya ile yakın ilişkilerde olması nedeniyle olası bir savaşı engellemek için arabulucu olmaya çalışıyor! Bu süreçte özellikle ABD’nin Yunanistan’ı bir askeri üs haline getirdikten sonra Türkiye’ye yaklaşmadığı da gözden kaçmıyor…  Gelelim Rusya ve Çin arasında varılan mutabakata, Rusya Devlet Başkanı Putin’in Pekin de Çin liderli Şi Cinping ile 4 Şubat 2022’de görüşmelerinde ortak metinde NATO’nun genişlemesine karşı çıkılırken, BM Güvenlik Konseyi’nin güçlendirilmesine çok kutuplu dünya sistemine vurgu yapıldı…  Gergin bekleyiş; Rusya, “NATO-Ukrayna” konusunda Çin’i yanına almış durumda. Batı’nın olası yaptırımlarını Çin ile aşabileceğine inanıyor. Rusya ve Çin arasındaki ticaret hacmi 150 Milyar ABD Dolarına yaklaşmış... Askeri uzmanlar Rusya’nın Ukrayna’yı ele geçirmesi 48 saat alır diyorlar…  
Ekleme Tarihi: 14 Şubat 2022 - Pazartesi

NATO, ABD, Rusya- Ukrayna geriliyor!

Türkiye de yüksek döviz, ekonomiye büyük ölçüde etkiliyordu. Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan, bakanlar kurulu toplantısı sonrası yaptığı açıklamada “Kur korumalı Türk Lirası hesabı” bir gece de kuru rakamlarını aşağıya çekti. Piyasada fiyat artışları yükselmeye devam ediyor.

Asgari ücrete, Emekliye, memura yapılan zam işçinin, emeklinin, memurun cebine girmeden eridi. Akaryakıt, Elektrik, Doğalgaza yapılan astronomik zamlarla Vatandaşı doğalgaz ve elektrik çarptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, hayat pahalılığını düzenlemek için %8 olan KDV %1’e çekildi.  Hayat pahalılığına yansıyacak mı? Bakanlar Kurulu, Akaryakıt, elektrik ve doğalgaz zamlarını ya geri çekemesi veya da makul bir seviyeye getirmesi için acil çalışmalar yapması gerekiyor. Vatandaş elektrik paralarından evleri ve cepleri yangın yerine döndü. Evlerinde Ampul yerine mum yakmaya başladı…  

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN, ARABULUCU OLACAK MI? 

Uluslararası politikayı görmemezlikten gelemeyiz… 

Rusya- Ukrayna’dan bize ne diyemeyiz. Ortaya çıkan askeri, siyasi ve ekonomik olgular coğrafya olarak bizleri etkiliyor... 

Rusya-Ukrayna krizi temelinde Rusya-NATO gerilimi gibi görünse de aslında ABD, Rusya gerilimi. NATO’nun genişlemesi, Rusya tarafından yıllardır tehdit olarak algılanıyor. Rusya bunu tehdit görmesinin sebebi de NATO’nun İkinci Dünya Savaşı’nın hemen ardından ABD’nin izlediği çevreleme politikası. Bu politikayı Karadeniz’de ve Baltık bölgesinde izlemesidir… 

Rusya yayımladığı güvenlik doktrinlerinde de defalarca NATO’nun genişlemesinin Rusya’nın ulusal çıkarlarına ve güvenliğine tehdit oluşturur. Rusya’nın 2000, 2010 Askeri Doktrini, 2008’de Koruma Sorumluluğu (R2P) çerçevesinde Gürcistan ile girdiği savaş ve 2015’te yayımladığı Deniz Doktrini dönüm noktasıydı. Bunlar askeri ve jeopolitik anlamda dönüm noktaları olurken, 2003 ve 2009’da Rusya yayınladığı enerji stratejileriyle enerji sektörünü millileştirmek suretiyle enerji projelerini bir dış politika aracı olarak da kullanmaya başlamıştır… 

Rusya burada NATO’nun Baltık (Estonya, Litvanya, Letonya ve Polonya da buna eklenebilir) ve Balkan ülkeleri (Yunanistan, Bulgaristan ve Romanya) üzerinden bir genişleme ve çevreleme politikasını (silahlanma) durdurmasını talep etmektedir. Buna ek olarak Ukrayna’nın Karadeniz’de NATO’nun bir parçası olması halinde son kalenin düşmesi demektir… 

Rusya’nın bu karşı duruşunu Akdeniz’de de görmek mümkün. Öyle ki, Rusya Suriye, Mısır, İsrail ve Sudan üzerinden hem Akdeniz hem de Afrika’da etkinliğini artırmaya çalışırken, ABD ise Güney Kıbrıs ve Yunanistan üzerinden bölgedeki etkinliğini artırmaya çalışıyor... Keza bu noktada Fransa’nın son dönemdeki atağını da unutmamalıyız... 

Jeopolitik gerilim artarken, Macaristan da tavrını Rusya’ya yakın olarak alıyor. NATO üyesi Türkiye ise hem Ukrayna hem de Rusya ile yakın ilişkilerde olması nedeniyle olası bir savaşı engellemek için arabulucu olmaya çalışıyor! Bu süreçte özellikle ABD’nin Yunanistan’ı bir askeri üs haline getirdikten sonra Türkiye’ye yaklaşmadığı da gözden kaçmıyor… 

Gelelim Rusya ve Çin arasında varılan mutabakata, Rusya Devlet Başkanı Putin’in Pekin de Çin liderli Şi Cinping ile 4 Şubat 2022’de görüşmelerinde ortak metinde NATO’nun genişlemesine karşı çıkılırken, BM Güvenlik Konseyi’nin güçlendirilmesine çok kutuplu dünya sistemine vurgu yapıldı… 

Gergin bekleyiş; Rusya, “NATO-Ukrayna” konusunda Çin’i yanına almış durumda. Batı’nın olası yaptırımlarını Çin ile aşabileceğine inanıyor. Rusya ve Çin arasındaki ticaret hacmi 150 Milyar ABD Dolarına yaklaşmış... Askeri uzmanlar Rusya’nın Ukrayna’yı ele geçirmesi 48 saat alır diyorlar…  

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve denizli20haber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
islami sohbetler sohbet elektronik sigara omegle tv türk sohbet islami sohbet cinsel sohbet baskılı poşet baskılı poşet emlak seviye 5 mutfak lavabo tıkanıklığı açma özellikleri su böreği sipariş galeri yetki belgesi nasıl alınır yalama taşı dijital pazarlama ajansı