Cumhurbaşkanlığı 2. Tur seçiminde vatandaşların istikrar demesi ve Başkan Tayyip Erdoğan’ın büyük zaferi ile kazanmasının ardından. Türkiye Cumhurbaşkanı olarak Başkan Erdoğan, yağmurlu ve dolu yağan Anakara da cumartesi günü TBMM’sinde ant içerek 2028’e kadar devam edecek Başkanlık dönemi 2’nci dönem Cumhurbaşkanlığı görevine resmen başladı…        Yemin töreni öncesinde Meclis Gurup başkanvekilleri isimlerini açıkladı. Yemin töreni sonrasında Anıtkabir’e çıktı. Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde ki törene katıldı. Yabancı Ülkelerin Cumhurbaşkanları, NATO Genele Sekreteri, Başbakanlar ve Ülkelerin Bakanlarını ağırladı. Başkan Erdoğan günün sonunda ise yurt dışından katılan Devlet Başkanları ve konukların onuruna düzenlenen resepsiyonda konuklarıyla bir araya geldi…  Sonra yol arkadaşları ‘Bakanlar Kurulu’ listesini açıkladı…        Bir yol ayrımı söz konusu seçimde, Türkiye tercihini yaptığı hizmetlerle öne çıkan Başkan Erdoğan’ın izlediği politikanın devam edilmesinden yana kullandı… Nedir bu politika?           Erdoğan liderliğindeki Türk dış politika Batı dünyası ile emir alamadan birlikte çalışmak istedi ve kendi bölgesinde büyük güçlerden biri oldu. Yani buyruklara boyun eğmeyen bir Türkiye oldu. BM’de oluşan gayri adil düzene başkaldırdı ve “Dünya Beşten Büyüktür” dedi. ABD ve Rusya’ya Suriye’de Libya’da meydan okudu. “Benim ülkeme zarar verecek oluşumlara izin veremem” dedi ve istediğini yaptı…          Kafkaslarda Rusya ve bazı batı ülkelerinin açıkça desteklediği Ermenistan’a karşı net bir şekilde Azerbaycan’ı destekledi. Asker, Uçak, İHA, SİHA gönderdi ve Karabağ’ın yeniden Azerbaycan toprağı olmasını sağladı. Zengezur kapısının açılması için bastırdı. Bu kapının açılması ile tarihi ipek yolu açılmış, Türkiye - Nahçivan-Azerbaycan - ile Orta Asya Türk Devletleri bir birlerine kara yolu ile bağlanmış olacak…        Erdoğan’ın liderliğindeki Türkiye, Ukrayna-Rusya savaşında iki savaşan tarafla da iyi ilişkileri olan tahıl koridorunu açarak dünyayı açlıktan, kıtlıktan koruyan ülke oldu…        İsveç ile Finlandiya’yı Rusya’yı kontrol altına alabilmek için üye yapmaya kalkışan NATO’ya “ terörizmi desteklemekten vazgeçsinler, üyeliklerini kabul ederim” şartını koştu…               AB’nin Rusya’ya ambargo uygulanması kararına uymadı; Türk vatandaşlarına vize kolaylığı sağlanacak, AB’den birkaç milyar Euro daha fazla alacak diye Kıbrıs konusunda geri adım atmadı. ABD’nin ambargolarına, tehditlerine karşın ne Ortadoğu, ne de Kafkaslar, Kıbrıs, Balkanlar’da “evet efendim, emredersiniz” demedi…        F-16, F-35 savaş uçaklarını vermekten uzak duran ABD’ye inat milli muharip uçak KAAN’ı yaptı. Atak helikopterini geliştirdi. Kızılelma’yı uçurdu…         Rusya’nın önemini anlayarak onlarla dost oldu. Nükleer santral yapımına başladı. Avrupa’ya denizden gelen Çin’in önüne İpekyolu projesini koydu. Yunanistan düzgün gibi davrandığı sürece ilişkileri geliştirdi. Çizmeyi aşınca da haddini bildirdi. Kosova’nın yanında dimdik duruyor. Afrika’da - Güney - Kuzey Amerika’da Türkiye’nin adını duyurdu. Birçok ülkeyle samimi ilişkiler kurdu…        Kısacası, Türkiye Erdoğan döneminde “Yeter Artık” dedi ve “Ayağa kalkarak yürümeye” başladı. Bu yürüyüş, “Yerli ve Milli” olarak algılanıyor ve çok büyük ölçüde destekleniyor. 21 yıl başardığı gibi İnşallah yine başarır. Allah yar ve yardımcısı olsun…        Türk milleti ve mazlum bütün uluslar canı gönülden Erdoğan’ın başarılı olmasını diliyor… Erdoğan’ın hep vurguladığı Büyük Türkiye Yüzyılını başlattı… Türkiye, 85 milyon Türk insanı bunu hak ediyor. Daha adaletli bir dünya düzeni oluşması yolunda Büyük Türkiye’nin çok etkili olacağına yürekten inananlardan biriyim…