PİRİNCİN TAŞLARI
Önceki gün 35. Kuruluş yıldönümünü kutlayan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Kıbrıs’ta, Türkiye Büyükelçililiklerinde ve İzmir’de kutlandı. KKTC İzmir Büyükelçisi İpal Emin’in verdiği resepsiyona Ege Ordu Komutanı, Hava Eğitim Komutanı, Güney Deniz Saha Komutanı, NATO Kurmay Başkanı, Kıbrıs Gazileri ve davetliler, Büyükelçi İpal Emin’i gecede yalnız bırakmadı. Bütün bunları neden yazdım…
Soykırıma uğrayan Kıbrıs Türkleri, gözyaşı, göçler, geleceği kaybetmek, ata topraklarını terk etmek, her tür saldırıya direnmek, Rum askerlerinin yaptıkları ev baskınlarında eş ve çocukları şehit vermek pahasına direndi. Türk Askeri adaya 1974 yılında yaptığı müdahale sonunun da bugünlere gelindi ve Kıbrıs Halkı Cumhuriyetine kavuştu…
Olaylar 1963’te değil, 1950’de başlamıştı. Rumların Enosis isteklerinin15 Ocak 1950 tarihinde plebisitle sonuçlanması. Başpiskopos Makarios’un bütün dünya ülkelerini, özellikle de Batı ülkelerinin Roma, Paris, Frankfurt, Berlin, Londra, New York gibi başkentleri dolaşarak adanın Rum adası olduğunu, Enosis yapılması İngilizlerden alınıp Yunanistan’a verilmesi gerektiğini söylemleri ve çabalarıyla görünür kılınmıştır…
Başpiskopos Makarios, Türkiye'nin gücü ile varlığını küçümseyip, Türkiye'nin değiştirmeği reddettiği 13 Anayasa maddesini silah gücü ile değiştireceğini sanarak 21 Aralık 1963 sabahı erken saatlerde organize bir şekilde Kıbrıslı Türklere saldırarak adayı kana buladı. 1963’ten itibaren Kıbrıs Türklerinin devletleşmesi Doktor Fazıl Küçük ve Rauf Denktaş’ın 1963 yılı 21 Aralık’ında Rumların saldırısından sonra 23 Aralık’ta komite kurmuştur. Genel Komite bir devlet oluşumunun minyatürüydü. Orada Genel Komite’nin üyeleri bakanlardı ama isimleri bakan değil üyeydi. Komite’nin başında Dr. Fazıl Küçük ve yardımcısı Rauf Denktaş’tı. Denktaş, aynı zamanda, Türk Cemaat Başkanıydı. İlk devlet oluşmasının iskeleti 23 Aralık 1963’de oluşturulmuştu...
“Genel Komite’den KKTC’ye…”
Geçen yıllar içerisinde Rumlar, Kıbrıs Türk Halkına baskınlar, öldürmeler eziyetler devam ediyordu. 1968 yılında görüşmeler tekrar başlamış, 1970 yılında görüşmeler kopunca “Geçici” kelimesini kaldırılmış, 1970 yılında da “Kıbrıs Türk Yönetimi” adını almıştır. Bu devlet oluşumu Barış Harekâtı’na kadar Türk Yönetimi oluştu…
20 Temmuz Barış Harekâtı, 16 Ağustos 1974’de bitmiştir. Barış Harekâtı’ndan hemen sonra, Eylül ayı içinde de Otonom Kıbrıs Türk Yönetimi ilan edilmiştir. Sonra Anayasa yapımı başlamış ve 13 Şubat 1975’de de Kıbrıs Türk Federe Devleti ilan edildi. Yani, 23 Aralık 1963 yılında başlayan adımlar 13 Şubat 1975’de Kıbrıs Türk Federe Devleti olmuştur. Ondan sonra 1983’e kadar Federe Devlet yapısı devam etmiş, 1983 yılı Mayıs ayında Denktaş’la görüşme yapan Rum Lider Kiprianu görüşmeleri dikkate almamıştı…
Görüşmeler 1970 yılında ilk defa Denktaş ve Makarios arasında ‘Birinci Doruk Anlaşması’ olarak başlamış ve bugünün federasyon tezi de o gün ortaya atılmıştır. 1983 yılında Kiprianu, Makarios öldükten sonra cumhurbaşkanı seçilmiş ve tam da müzakereler devam ederken, federasyon konuları konuşulurken aniden BM’ye başvurmuş “Türk askeri adadan çıksın, işgal sona ersin ve adanın yegâne devleti Kıbrıs Rum tarafı olsun” şeklinde bir karar çıkarttırmıştır. Kıbrıs Türk Federe Devleti mecliste Kıbrıs Türklerinin kendilerini yönetme hakkının olduğunu ilan etmiştir…
Bu defa da 15 Kasım 1983’de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Meclisi toplanmış ve bu gün 35. Yılı kutlanan bağımsızlık kararını almıştır. Bugün Kıbrıs Türkleri, Anavatan Türkiye sayesinde 35 yıldır egemen olduğu toprakların üzerinde özgürce, huzurlu ve refah içinde yaşamaktadır. İşte KKTC İzmir Büyükelçisi İpal Emin’de Kıbrıs’ın bugünlere gelmesinde Şehit olanları rahmetle anıyor Gazilere teşekkür ediyordu. Türk Güçleri Komutanlarıyla birlikte 35. Kuruluş yılını kutluyordu…