Erdem, fazilet ve bunlarda gerekli olan dirayet."...onlara verilen şeylerden dolayı içlerinde bir ihtiyaç (arzusu) duymazlar. Kendilerinde bir açıklık (ihtiyaç) olsa bile (kardeşlerini) öz nefislerine tercih ederler. Kim nefsinin 'cimri ve bencil tutkularından' korunmuşsa, işte onlar felah (kurtuluş) bulanlardır." Haşr, 9.
İşte diğergamlık öyle güçlü bir şekilde insanın ahlakını güzelleştirir ki gerisi çorap söküğü gibi gelir dememiz yanlış olmaz. İnsanın hayatı, hayata bakış açısı değişir. Kendi için değil sevdikleri için yaşamaya başlar. Tabii ki bir beklenti içine girildiğinde, bir çıkar gözetildiğinde buna fedakarlık denemez. Dişi olan baykuşun erkek baykuşa kafasını bütün gece uyurken dayaması ve erkek baykuşun bütün gece dişisinin kafasını koynunda uyutması canlılardaki en göz önündeki diğergamlık örneğidir. Ancak baykuşlar böyle güzel ahlaki özellikleri anlayabilecek bir şuurda değillerdir. Çünkü yapılan iyiliğin, o güzel davranışın insan ruhuna verdiği lezzet, insana mahsustur ve onu daha diri daha aklı başında bir hale getirir.
Ahlak ile bağlantılı olan eylemlerin temelinde vicdani kararlar vardır. Bu vicdani kararlar insana en doğruya iletecek ilhamı insanın kalbine hissettirir. Bu vicdandaki insanın hissettiklerinin temelinde din vardır. Çünkü bize doğruyla yanlışı ayırt edebilecek anlayışı vicdanımız ve sesi verir. "Ey iman edenler, Allah'tan korkup-sakınırsanız, size doğruyu yanlıştan ayıran bir nur ve anlayış (furkan) verir, kötülüklerinizi örter ve sizi bağışlar..."
Enfâl, 29.
Böylelikle fedakarlık yani diğergamlığın insanı doğruya (Allah'ın Kuran'da bahsettiği Hakk'a) ileterek insanın bencil isteklerinin, tutkularının tamamen arınmasını sağlar. Her insanın birbirine güzel ahlakı ve erdemli olmayı Allah'ın beğendiği -yani Kuran ayetleri ile- biçimde öğütlemesi gerekir.