ÖĞ-DER’de bu hafta milli sinemanın önemi konuşuldu

DENİZLİ 14.10.2020 - 11:56, Güncelleme: 21.04.2021 - 10:52
 

ÖĞ-DER’de bu hafta milli sinemanın önemi konuşuldu

Şuurlu Öğretmenler Derneği Denizli Şubesi tarafından organize edilen haftalık toplantılarına devam ediyor. Bu hafta “Milli Sinema serüveni ve sinema bizim neyimiz olur?” konusu konuşuldu.       Video konferans üzerinden gerçekleştirilen programda bu haftanın konuğu İlahiyatçı, Eğitimci ve Sinema konusunda araştırmaları olan Ömer Faruk Çağrıcı oldu. Çağrıcı, bu haftanın konusu olan Milli Sinema serüveni ve sinema bizim neyimiz olur konusunu katılımcılara anlattı.     Çağrıcı, konuşmasında şunları aktardı;  Dünya ülkeleri içerisinde Amerika’yı güçlü kılan propagandalarının başında, kendi yaptıkları ve yaptırdıkları sineması gelmektedir.  Amerika’da yahut diğer ülkelerde, ABD sermayesiyle çekilmiş filmler, diziler, belgeseller, festivaller, ödül törenleri, aklı-mantığı zorlayan her türlü “kültür soslu” faaliyetlerin bütünü, ABD’nin istediği mesajların oluk oluk aktığı işlerdendir.    Bizdeki sinemada diğer üçüncü dünya ülkeleri gibi ABD’nin sermayeli yahut sermayesiz işgali altında koca bir yüz yıl geçirmiştir.  Kendi kültürel ve tarihi değerlerini, Batı’nın kültürel ve tarihi değerlerine karşı savunamayan milletler ve devletler, elbette yabancı ülkelerin davulunu çalıp, zurnasıyla oynamak ve eğlenmek mecburiyetinde kalırlar ve kalmaktadırlar.      İşte bu hakikate karşı durmak ve alternatif üretmek için “Milli Sinema” adı altında, yerli ve milli hikâyelerin anlatılması zorunluluğu doğmuş, böylece onlara benzememek adına “Milli Sinema” denilmiştir. Rahmetli Yücel Çakmaklı’nın ifadesiyle, “milletimizin inancına sövmeyen, aşağılamayan, millete kendi hikâyesini anlatan filmler yapmanın adı milli sinemadır”.    Bu işe yön verebilecek kurum, kuruluş ve kişiler  “Milli Sinema” kavramına inanıyor ve bu milletin değer yargılarına sahip çıkmak istiyorlarsa, böyle bir niyetleri varsa, daha da önemlisi inanıyorlarsa, bu işe el atıp, yerli-milli sinema film-dizi ve belgeseller yaptırmalıdırlar.  sinemada toplumları ahlaksızlığa çağıran, ifsat eden çalışmalara karşılık ıslah edici örnekler için çalışmalar yapılmalıdır. Milli sinema adına emek vermiş yapımcı ve yönetmenlerimize şükranlarımızı sunuyoruz.    

Şuurlu Öğretmenler Derneği Denizli Şubesi tarafından organize edilen haftalık toplantılarına devam ediyor. Bu hafta “Milli Sinema serüveni ve sinema bizim neyimiz olur?” konusu konuşuldu.

     

Video konferans üzerinden gerçekleştirilen programda bu haftanın konuğu İlahiyatçı, Eğitimci ve Sinema konusunda araştırmaları olan Ömer Faruk Çağrıcı oldu. Çağrıcı, bu haftanın konusu olan Milli Sinema serüveni ve sinema bizim neyimiz olur konusunu katılımcılara anlattı.

 

 

Çağrıcı, konuşmasında şunları aktardı;  Dünya ülkeleri içerisinde Amerika’yı güçlü kılan propagandalarının başında, kendi yaptıkları ve yaptırdıkları sineması gelmektedir.  Amerika’da yahut diğer ülkelerde, ABD sermayesiyle çekilmiş filmler, diziler, belgeseller, festivaller, ödül törenleri, aklı-mantığı zorlayan her türlü “kültür soslu” faaliyetlerin bütünü, ABD’nin istediği mesajların oluk oluk aktığı işlerdendir. 

 

Bizdeki sinemada diğer üçüncü dünya ülkeleri gibi ABD’nin sermayeli yahut sermayesiz işgali altında koca bir yüz yıl geçirmiştir.  Kendi kültürel ve tarihi değerlerini, Batı’nın kültürel ve tarihi değerlerine karşı savunamayan milletler ve devletler, elbette yabancı ülkelerin davulunu çalıp, zurnasıyla oynamak ve eğlenmek mecburiyetinde kalırlar ve kalmaktadırlar. 

 

 

İşte bu hakikate karşı durmak ve alternatif üretmek için “Milli Sinema” adı altında, yerli ve milli hikâyelerin anlatılması zorunluluğu doğmuş, böylece onlara benzememek adına “Milli Sinema” denilmiştir. Rahmetli Yücel Çakmaklı’nın ifadesiyle, “milletimizin inancına sövmeyen, aşağılamayan, millete kendi hikâyesini anlatan filmler yapmanın adı milli sinemadır”. 

 

Bu işe yön verebilecek kurum, kuruluş ve kişiler  “Milli Sinema” kavramına inanıyor ve bu milletin değer yargılarına sahip çıkmak istiyorlarsa, böyle bir niyetleri varsa, daha da önemlisi inanıyorlarsa, bu işe el atıp, yerli-milli sinema film-dizi ve belgeseller yaptırmalıdırlar.  sinemada toplumları ahlaksızlığa çağıran, ifsat eden çalışmalara karşılık ıslah edici örnekler için çalışmalar yapılmalıdır. Milli sinema adına emek vermiş yapımcı ve yönetmenlerimize şükranlarımızı sunuyoruz.  

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve denizli20haber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.